"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri ili, ... Mahallesi 574 parsel sayılı 15.850,00 m² miktarlı taşınmazın 5.258,2 m²lik kısmı için daimi irtifak hakkı bedelinin tespiti ile müvekkili idare adına tesis ve tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; idarece arazinin bedelinin düşük tespit edildiğini, bilirkişi heyetinin kanuna uygun olarak oluşturulması gerektiğini, kamulaştırma bedelinin hak ve nesafet kurallarına uygun tespit edilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespiti ile davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karara esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve yanlış inceleme ve değerlendirme ile düzenlenmiş olup, söz konusu kamulaştırma bedellerinin fahiş hesaplanmasına neden olduğunu, bilirkişilerin taşınmaza belirlediği % 11,61 değer düşüklüğü oranının fahiş olduğunu, bölge adliye mahkemesi kararları gereği taşınmazın konumu yüz ölçümü ile taşınmazdan geçen enerji nakil hattının güzergahı dikkate alındığında enerji nakil hattı nedeniyle taşınmazda oluşacak değer kaybı oranının % 8' i geçemeyeceği hususunun gözetilmeden yapılan hesaplamanın kamulaştırma bedelinin fahiş hesaplanmasına sebebiyet verdiğini, değer artışına neden olarak gösterilen özelliklerin kapitalizasyon faiz oranını etkileyen unsurlar olduğunu, bu sebep ile objektif değer artışı uygulanmasının doğru olmadığını, % 50 objektif değer artışı uygulanması hususunun hatalı olduğunu, Yargıtay kararlarına göre kuru tarım arazisi için kapitalizasyon faiz oranının % 6, sulu tarım arazileri için % 5 kullanılması gerektiğini, mahkemece aldırılan ek raporda 07.01.2020 tarihli rapora karşı yaptıkları itirazlarının değerlendirmeye alınmadığını, bu nedenle yeniden ek rapor aldırılmasının istendiğini; ancak raporda itirazlarını değerlendirmediğini, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hükmedilmesi gereken vekâlet ücreti miktarından her bir davalının sorumlu olacağı miktar göz önünde bulundurulduğunda idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kapama elma bahçesi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı maddenin son bendi uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedellerinin fahiş hesaplanmasına neden olduğunu, bilirkişilerce belirlenen % 11,61 değer düşüklüğü oranının fahiş olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararları gereği taşınmazın konumu yüz ölçümü ile taşınmazdan geçen enerji nakil hattının güzergahı dikkate alındığında enerji nakil hattı nedeniyle taşınmazda oluşacak değer kaybı oranının % 8'i geçemeyeceğinin dikkate alınmadığını, kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranının hatalı olduğunu bu hususta ek rapor alınması gerektiğini, müvekkil idare lehine vekâlet ücreti taktir edilmemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, davalı lehine verilen vekâlet ücretinin kaldırılması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası,11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kapama elma bahçesi niteliğindeki Kayseri ili, ... Mahallesi 574 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak ve aynı maddesinin son bendi uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı, objektif değer artış oranı, enerji nakil hattı sebebiyle uygulanan değer düşüklüğü oranı uygun görülmüştür.
4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarih ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerindedir.
5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazine'ye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.