Logo

5. Hukuk Dairesi2022/9827 E. 2023/393 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların, davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin kendilerine ödenmesi istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin taşınmazı kamulaştırdığına dair usulüne uygun tebligat ve bedel ödemesinin ispatlanamaması, taşınmazın davalı idarenin sorumluluk alanında bulunması ve bilirkişi raporunda belirlenen bedelin uygun olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedellinin tahsili istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı ... yönünden davaının pasif husumetten reddi ile davalı ... hakkında davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince, miktar veya değeri her paydaş için 107.090,00 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin olarak Bölge Adliye Mahkemesi kararları kesin olup, bu kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz.

Asıl davada davacı ... ile birleştirilen davada ... ve ... dışındaki davacılar hakkında hükmedilen bedeller Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle; asıl davada davacı ... ile birleştirilen davada ... ve ... dışındaki davacılar yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idarenin asıl davada ... ile birleştirilen davada ... ve ... yönünden kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat davası için gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu ... Mahallesi 1070 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı halde fiilen kullanıldığını bu nedenle taşınmazın bedelinin davalı idarelerden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazdan geçen 0-3 Vatan caddesi-Mahmutbey Bağlantı yolunun 11.07.2010 tarihli protokol ve Yüksek Fen Kurulu Kararı ile Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumluluk alanında kaldığını, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi denetiminden geçen aynı taşınmazın başka paydaşlarınca açılan davalarda ... hakkında davanın kabulüne karar verildiğinden haklarında açılan davanın pasif husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.

2.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; uzlaşmanın dava şartı olduğu, hak düşürücü sürenin geçtiği, dava konu taşınmazdan geçen yolun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredildiğinden iş bu davada pasif husumet ehliyetleri bulunmadığı gibi taşınmaz usulüne uygun olarak kamulaştırıldığından davacıların aktif husumet ehliyetleri bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davada davalı ... hakkında pasif husumet yokluğundan davanın reddi, davalı ... yönünden davanın kabulü ile taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen davacılar payının tapusunun iptali ile yol olarak terkinine ve davalı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; uzlaşmanın dava şartı olduğunu, taşınmazın kamulaştırıldığını ve bedelinin bankaya yatırıldığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, mülkiyet hakkı idareye geçtiğinden davacının taraf ehliyeti ve sıfatı kalmadığını, davalı idareye husumet yöneltilemeyeceğini, bedelin fahiş belirlendiğini, emsal seçimi ve değerlendirmesinin hatalı yapıldığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı ... Müdürlüğünden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazın davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığı ve husumetin doğru yöneltildiği, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre bedelinin uygun olduğu, taşınmaza ilişkin usulüne uygun olarak yapılmış bir kamulaştırma işlemi bulunmadığı, taşınmaza 1983 sonrasında el atıldığından uzlaşmanın dava şartı olmadığı, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekilince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; uzlaşma şartının yerine gelmediği, davacılardan ..., ..., ..., ... ve ... tarafından yola terk işlemi yapıldığından ve kamulaştırma bedeli ödendiğinden bu davacıların taraf ve sıfat ehliyetleri kalmadığını, dava konusu taşınmazın da üzerinde bulunduğu yol ağı 20.03.2012 tarihli Bakan oluru ile belediye yolu haline geldiği, işletme ve bakım da dahil olmak üzere tüm hukuki sorumluluk İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlıığına devredildiğinden kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, bedelin fahiş belirlendiğini, emsal seçimi ve değerlendirmesinin Kanun ve Yargıtay içtihatlarına uygun olarak yapılmadığını ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) 11 inci ve Geçici 6 ıncı maddesi,

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davalı Karayoları Genel Müdürlüğünce Avrupa oto-yolu kapsamında 1976 yılında dava konusu taşınmazın kamulaştırıldığı, taşınmaza kısmen 0-3 yolu, kısmen 0-3 güney yan yolu ve koruma bandı yeşil olan olarak el atıldığı ve aynı taşınmazın paydaşlarınca ... hakkında açılan kamulaştırmasız el atmaya dayanan davalarda hakkındaki davanın kabulü kararları Dairemiz denetiminden de geçtiği gözönünde bulundurulduğunda davalıya husumet yöneltilmesi doğrudur.

3. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; davalı tarafından kamulaştırma evrakları davacılara ve murislerine usulüne göre tebliğ edilmediği gibi kamulaştırma bedellerinin ödendiği de ispat edilmediğinden davacılar ve murisleri hakkında kesinleşmiş bir kamulaştırmadan bahsedilemez. Bu durumda; davalı idarece Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere ile payları tapudan yolsuz olarak terkin edilen bir kısım davacılar payı yönünden esasa girilerek karar verilmesi uygundur.

4. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak ve Dairemiz denetimimden geçen paydaş dosyalarında belirlen metrekare birim fiyatların uyumlu değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı idare vekilin tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı idarenin davacı ..., ... ve ... dışındaki Davacılara lişkin Temyizi Yönünden

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,

B. Davalı ... vekilinin Davacılardan ..., ... ve ...'ye İlişkin Temyizi Yönünden

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,17.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.