"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1844 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı Sakarya ... Sanayii Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın tamamının Sakarya ... Sanayii Bölgesi kurulması amacı ile kamulaştırılmasına karar verildiğini ve kamulaştırma bedeli takdir edilirken hakkaniyetin gözetilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın konum olarak şehirler arası bölünmüş karayoluna, İstanbul, Ankara ve Kocaeli gibi sanayi şehirleri ve başka büyükşehirlere çok yakın konumda bulunduğunu ve teklif edilen bedelin değerinin çok altında olduğunu, 2016 yılında yapılan kamulaştırılmalar üzerinden değişen ekonomik koşullar çerçevesinde gerçek değerinin tespit edilmesini ve yargılama gideri ve vekâlet ücretinden davacı idarenin sorumlu olduğunu ileri sürmüştür.
2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın verimli arazi sınıfında olduğunu, idarenin takdir ettiği bedelin düşük kaldığını, davacı idarenin yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin taleplerinin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara payları oranında derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Sakarya ... Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan rapora karşı yapılan itirazlarının dikkate alınmadığını, somut ve inandırıcı olmayan gerekçelerle objektif değer artışının yüksek alındığını, dava konusu taşınmazın raporda belirtilen özelliklere haiz olmadığını ve değerinin çok yüksek hesaplandığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın husumet nedeniyle esastan reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın yılda üç ürün alınabilen verimli bir arazi olduğunu, kapitalizasyon faiz oranı %3 olması gerekirken, 6. sınıf araziye uygulanan kapitalizasyon faiz oranının alınmasının hatalı olduğunu, geçmiş yıllarda başka taşınmazlar için daha yüksek objektif değer artışı verildiğini, ilçenin gelişme düzeyine göre verilen objektif değer artış oranlarının az olup, taraflı bilirkişilere yönelik itirazlarının ilk derece mahkemesi tarafından reddedildiğini ileri sürmüşlerdir.
3.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın değerinin düşük hesaplayan bilirkişi raporuna karşı itirazların dikkate alınmadığını, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, dava konusu taşınmazın değerli bir bölgede olup uygulanan objektif değer artışı ve yılda üç ürün alınabilen verimli bir bölge olduğu için kapitalizasyon faiz oranının en az %3 olması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1/25000 ölçekli plan kapsamında Marjinal Tarım alanında kaldığı, belediye ve altyapı hizmetlerinden yararlanmadığı, inşaat ve iskan izinlerinin olmadığı bildirilmiş, aynı bölgeden Yargıtay denetiminden geçen ( Yargıtay 5.Hukuk Dairesi 2019/12445 Esas, 2020/9791 Karar) dosya ile dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre kapitalizasyon faizi ile objektif değer artışı uygulanmasının uyumlu olduğu ve dava konusu taşınmazın arazi vasfında değerlendirilerek belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, bu suretle kamulaştırma bedelinin tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 20.04.2022 tarihli 2021/1495 Esas, 2022/809 Karar kaldırma kararını ekleyerek, duruşma talebi ile kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı Sakarya ... Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1844 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmazın kuru tarım arazisi olduğu hükme esas alınan bilirkişi raporunda açıklanmıştır.
4. Taşınmazın bulunduğu yer İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinde belirtilen masraflarla ekonomik tarım yapılamayacağından üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alındığı belirtilmiş olup, verilerin ekonomik tarıma uygunluğu denetlenmiştir.
5. Dava konusu taşınmazların hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygun olup, taşınmazların gerçek değerine ulaşması sebebiyle uygulanan objektif değer artış oranı bilirkişi raporunda gerekçelendirilmiştir.
6. Kamulaştırma Bedel Tespit ve Tescil davasında dava değeri itibarıyla duruşma talebi reddedilmiştir.
7. Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Sakarya ... Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
8. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare ve Davalı ... vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare ve davalı ...'den peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine, 25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.