"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Oltu Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ( 2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ve yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; dava konusu Erzurum ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 618 ada, 72 ve 73 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı idarenin dava konusu taşınmazlarla ilgili kamulaştırılmasına bir diyeceklerinin olmadığını, davaya konu edilen kısmın önceki kamulaştırmadan arta kalan kısım olduğunu, ikinci kamulaştırmadan sonra arta kalan kısmın tamamının kamulaştırılması gerektiğini, 2014/502 Esas sayılı dosyada kamulaştırmasız el atma davası açıldığını, ancak Yargıtay incelemesinden henüz dönmediğini, bu dosyada 2014 yılı itibarıyla arsa olarak 90 TL/m² birim bedel belirlendiğini, bu dosyanın da dosya arasına alınması gerektiğini belirterek yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı idareye yükletilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; idarenin Kıymet Takdir Komisyonu tarafından belirlenen kısmının hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin davalı tarafa ödenmesine, geri kalan miktarın ise karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bankada üçer aylık vadeli hesapta tutulmasına, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza emsal alınan taşınmaza itiraz ettiğini, yeterince araştırılmadan dava konusu taşınmazdan 3 kata kadar değerli kabul edilmesinin doğru olmadığını ve belirlenen birim bedelinin fazla olduğunu belirterek yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 01.08.2017 tarihli dilekçede ileri sürülen ve inşaat bilirkişisi raporlarına yapılan itirazlarının dikkate alınmadığını, taşınmazın gerçek değeri tespit edilmeden karar verildiğini ileri sürerek kararın lehe kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın arsa olarak kabul edilerek, zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması ile değer biçilmesinde, (dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan 2333 parsel sayılı taşınmaza 2013 yılı değerlendirme tarihi itibarıyla belirlenen 120,00 TL/m² birim fiyatı Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin, 18.06.2015 tarihli ve 2015/9245 Esas, 2015/14249 Karar sayılı ilamı ile onandı) dava konusu taşınmaz için 2017 değerlendirme yılı itibarıyla belirlenen birim bedelinde bir isabetsizlik görülmediği; ancak 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesiyle 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin değiştirilen sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesi 27.11.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 16.07.2020 tarih ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile iptal edildiğinden üçer aylık vadeli hesaba bloke edilen ve karar kesinleştiğinde ödenmesine karar verilen kamulaştırma bedelinin işlemiş nemalarıyla birlikte davalıya derhal ödenmesine karar verilmesine ilişkin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın evveliyetına ilişkin bilgi verilerek, takdir edilen birim bedeli kabul etmediklerini, daha yüksek birim bedel uygulanması gerektiğini, Anayasa Mahkemesi iptal kararına göre tespit edilen kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesine yönelik kararın yerinde olduğunu; ancak davacı idare lehine vekâlet ücreti verilmesi ve istinaf mahkemesi kararı tarihinde kendi lehlerine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine aykırı biçimde eksik vekâlet ücretine hükmedildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmektedir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve yol olarak terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasının ilgili bölümü ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakameleri Kanunu’nun 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Dava konusu Erzurum ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 618 ada 72 ve 73 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak aynı mahalden Dairemize intikal eden ve onanan dosyalar nazara alındığında bir isabetsizlik görülmediği, bu nedenle adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Davacı idare lehine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının (9) numaralı bendinin tümüyle hükümden çıkartılmasına, (8) numaralı bentte yer alan "2.725,00" sayısının çıkartılmasına yerine "5.100,00" sayısının yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.