Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10000 E. 2024/3693 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasında, hükmedilen tazminat miktarının tespitinde tapu kayıtlarındaki takyidatların dikkate alınıp alınmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının iptali nedeniyle oluşan zarardan Devletin kusursuz sorumluluğunun olduğu ve tazminat miktarının belirlenirken taşınmazın gerçek değerinin esas alınması gerektiği, ancak hükmedilen tazminat miktarına tapu kayıtlarındaki takyidatların yansıtılmamış olmasının hatalı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasına takyidatların da dikkate alınacağına dair ibare eklenmek suretiyle düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1094 Esas, 2023/2063 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/283 Esas, 2023/135 Karar

Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesi uyarınca tazmini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Amasya ili, ... ilçesi, ... köyü ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazları, Karayolları Genel Müdürlüğünce yapılan ihale sonucu tek tek satın alındığını, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan dava sonucunda, Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.09.2017 tarihli ve 2016/297 Esas, 2017/394 Karar sayılı kararı ile taşınmazların tapularının orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle iptal edildiğini, söz konusu taşınmazların orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verildiğini, tapu kayıtlarının iptali nedeniyle uğramış olduğu zararın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; aleyhine açılan davayı kabul etmediklerini, öncelikle davanın yasal sürede açılmadığını, husumetin kendilerine düşmediğini, yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; zamanaşımı süresi geçirildikten sonra davanın açıldığını, husumetin kendilerine düşmediğini, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, gerçek değerin üzerinde bedel belirlendiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı adına tapuya kayıtlı taşınmazların tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle mahkemece iptal edildiği, her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının zararının tazmininin yerinde olduğu, hasım olarak Hazinenin gösterilmesinde ve asıl alacağa, tapunun iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren yasal faiz uygulanmasında, taşınmazların arsa vasfında olması nedeniyle değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre taşınmazların gerçek değerinin hesaplanması cihetine gidilen 01.12.2022 havale tarihli bilirkişi kurulu 2. ek raporuna itibar edilerek hükmedilen tazminat miktarında herhangi bir isabetsizlik olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4721 sayılı Kanun'un “Sorumluluk” başlıklı 1007 nci maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.”

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 tarihli ve 2009/4 - 383 Esas, 2009/517 Karar sayılı kararında tapu işlemlerinin kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğu, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan bu kayıtlarda yapılan hatalardan 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulünün gerektiği, Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğu, bu işlemler nedeniyle zarar görenlerin 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi gereğince zararlarının tazmini için Hazine aleyhine adlî yargıda dava açabilecekleri belirtilmiştir.

4. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca kabul edilen Devletin sorumluluğu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan ... duygularını sağlamak bakımından aynî hakkının saptanması, herkese açık tutulmasında tekel hakkı sağlayan bir sicil olması esasına dayanmaktadır. Bu sorumluluk, asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir.

5. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi gereğince açılan davalarda, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup bu tarihe göre tapusu iptal edilen taşınmazın niteliği ve değeri belirlenmelidir. Taşınmazın niteliği arazi ise net gelir metodu yöntemi ilearsa vasfında ise değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması suretiyle gerçek değer belirlenmelidir.

3.Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmazları davacının 17.12.2004 tarihinde satış suretiyle edindiği, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.09.2017 tarihli ve 2016/297 Esas, 2017/394 Karar sayılı kararı ile taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 22.06.2021 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 19.08.2021 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.

3. Dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve taşınmazın gerçek bedelinin 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi gereğince davalı Hazineden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı ... vekilinin aşağıdaki parağrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

5. Dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarındaki takyidatların, hüküm altına alınan bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olup kararın bozulması gerekir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak “Dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarındaki takyidatların, hüküm altına alınan bedele yansıtılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.