"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/944 Esas, 2023/748 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/259 Esas, 2022/65 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli ili, Merkezefendi ilçesi, ... Mahallesi, 353 ada 347 parsel sayılı taşınmazın davalıların payına isabet eden kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar ..., ..., ..., ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı idarece teklif edilen bedelin çok düşük olduğunu savunarak kamulaştırmaya konu taşınmazın gerçek değerinin tespitini istemiştir.
2. Diğer davalılar, usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile tespit olunan kamulaştırma bedeline davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığı gözetilerek bu sürenin bitiş tarihi olan 05.03.2017 tarihinden ilk karar tarihi olan 17.11.2017 tarihine kadar yasal faiz işletilerek işlemiş faiziyle birlikte mükerrer ödemeye sebebiyet vermeyecek şekilde derhal davalılara payları oranında ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok yüksek olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun bilimsellikten uzak olup haksız değerlendirmeler içerdiğini, emsal alınan taşınmazların Yargıtay içtihatlarına uygun olmadığını, emsal karşılaştırmasının hatalı yapıldığını, tespit olunan kamulaştırma bedelinden makul bir oranda indirim yapılması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın tespit olunan zemin metrekare birim fiyatının oldukça düşük belirlendiğini, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararında da belirtildiği üzere aynı kamulaştırma kapsamında dava konusu parsele komşu 353 ada 374 parsel sayılı taşınmazın zemin birim metrekare bedelinin 3.000,00 TL/ m² olarak tespit edildiğini, işbu taşınmaz ile dava konusu taşınmaz arasında 600,00 TL gibi fahiş bir farkın oluştuğunu, iki kez kaldırma kararına rağmen bilirkişilerin tespit olunan bedelde ısrarlarının anlamsız olduğunu, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı değerlendirmeler içerdiğini, hükme esas alınamayacağını, taşınmazın gerçek değerinin tespiti gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporunda güçlü delil niteliğindeki dosyada tespit olunan m² birim fiyattan ayrılma nedenlerinin gerekçeli olarak açıklandığı, bu nedenle dava konusu taşınmazın m² birim fiyatının 2.400,00 TL olarak kabulünün gerektiği, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan inşai muhtesatın 3-A yapı grubunda değerlendirilip yıpranma payı da düşülmek suretiyle değeri tespit edilip kamulaştırma bedeline eklenmesinin yerinde olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.
4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmaza değerlendirme tarihi olan 04.11.2016 tarihi itibarıyla 2.400,00 TL/m² değer biçildiği; dava konusu taşınmaza komşu parsellerle ilgili olarak aynı kamulaştırma kapsamında açılan davalarda ise, 353 ada 374 parsel sayılı taşınmaza 08.09.2016 değerlendirme tarihi itibarıyla 3.000,00 TL/m² değer biçildiği, tarafların temyizi üzerine Dairemizin 2019/12456 Esas, 2023/247 Karar sayılı ilamıyla onandığı; yan komşu parsel olan 353 ada 346 parsel sayılı taşınmaza 24.08.2016 değerlendirme tarihi itibarıyla 2.900,00 TL/ m² değer biçildiği, davacı idarenin temyizi üzerine Dairemizin 2022/8288 Esas, 2023/247 Karar sayılı ilamı ile onandığı; yine diğer yan komşu parsel olan 353 ada 348 parsel sayılı taşınmaza 24.08.2016 değerlendirme tarihi itibarıyla 2.700,00 TL/m² değer biçildiği, davacı idarenin temyizi üzerine Dairemizin 2021/8819 Esas, 2022/2010 Karar sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmış olup komşu parseller için belirlenen birim metrekare bedeller nazara alındığında, rapor inandırıcı bulunmamıştır.
6. Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığının ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak raporun sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.