"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2023/152 Esas, 2023/12 Karar
I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR
A. İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin 14.09.2021 Tarihli ve 2021/107 Esas, 2021/618 Karar Sayılı Kararı
Davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesince 04.05.2023 tarihli ve 2021/3203 Esas, 2023/1079 Karar sayılı kararıyla sözleşmenin feshinin koşullarının gerçekleşmesi halinde davacı üzerinde yer alan tapunun feshin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceği, tapusu iade edilecek taşınmaz Yalova ilinde yer aldığı, taşınmazın aynına ilişkin davalarda kesin yetki kuralının geçerli olduğu, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesine yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulmasının isabetli olmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulüne, İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin 14.09.2021 tarihli ve 2021/107 Esas 2021/618 Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
B. İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin 08.06.2023 Tarihli ve 2023/493 Esas, 2023/640 Karar Sayılı Kararı
Yerleşik Yargıtay uygulamaları doğrultusunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 12 nci maddesinin 1 inci fıkrası gereğince devre mülk sözleşmelerinden sonra tüketici adına tapu devri de yapılması halinde söz konusu uyuşmazlık taşınmazın aynına ilişkin uyuşmazlık niteliğinde kabul edildiği, dava konusu sözleşmeye istinaden davacıya tapu devrinin de sağlandığı tespit edilmiş olup uyuşmazlığın kesin yetki kuralı uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
B. Yalova Tüketici Mahkemesinin 26.09.2023 Tarihli ve 2023/152 Esas, 2023/12 Karar Sayılı Kararı
Somut olayda, devre mülk satış sözleşmesi kapsamında ödenen bedellerin iadesi için başlatılan İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğünün 2020/17231 Esas sayılı icra dosyasına davalının itirazının iptali, icra inkar tazminatı talepli dava açılmış olup dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı, davacının davayı İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
II. GEREKÇE
A. Uyuşmazlık
Uyuşmazlık, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
B. İlgili Hukuk
1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.
2. 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı ve 10 uncu maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 89 uncu maddesi ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 50 nci maddesi
3. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (6502 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin beşinci fıkrası.
C. Değerlendirme
1. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun'un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Yine aynı Kanun’un 16 ncı maddesine göre ise haksız fiilden doğan uyuşmazlıklarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi icra dairesi de yetkilidir. Aynı Kanun’un 10 uncu maddesine göre ise sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği hüküm altına alınmış olup bu sebeple sözleşmeden doğan para borcunun tahsili için başlatılan takipte, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır. Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda, 6098 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir.
2. 6502 sayılı Kanun'un 73 üncü maddesinin beşinci fıkrasında tüketici davalarının, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabileceği düzenlendiğinden takip, dolayısıyla takibine yapılan itirazın iptali davası da tüketicinin yerleşim yerinde açılabilecektir.
3. Dosya kapsamından, 09.06.2020 tarihli fesihnameye ilişkin ödenen bedelin tahsili için takip başlatıldığı anlaşıldığından uyuşmazlıkta genel hükümler gereğince davalının yerleşim yeri mahkemelerinin ve tüketici işlemi dolasıyla da tüketicinin yerleşim yeri mahkemelerinin yetkili olduğu anlaşılmaktadır.
4. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
5. Somut olayda, davacının alacağının tahsili amaçlı İstanbul Anadolu 18. İcra Dairesinde takip başlatıldığı, davalının borca itiraz ettiği, böylelikle icra dairesinin yetkisinin kesinleştiği, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesinin o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmeyeceği anlaşılmakla davacının yerleşim yerinin Arnavutköy/İstanbul, davalının yerleşim yerinin ise Üsküdar/İstanbul olduğu, davacının davayı davalının yerleşim yerindeki İstanbul Anadolu Mahkemelerinde açarak tercih hakkını bu yönde kullandığından uyuşmazlığın İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
05.02.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.