Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10433 E. 2024/3692 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, belirlenen kamulaştırma bedelinin miktarı ve hüküm fıkrasında yer alan bazı hataların düzeltilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bedelin emsal kararlar ve 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesi uyarınca doğru hesaplandığı, ancak hüküm fıkrasında mahalle ve parsel numaralarının hatalı yazılmasının kamu düzenine aykırılığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1613 Esas, 2023/1549 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/159 Esas, 2021/390 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesi davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... (eski ...) ve ... (eski ...) parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların idareleri adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırmadan arta kalan kısmın da kamulaştırılması gerektiğini beyan etmişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; m² birim bedelinin yüksek hesaplandığını, emsal karşılaştırmasının uygun yapılmadığını, raporun denetime açık olmadığını, fazla bedel depo edildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılıp vergi değerleri de kıyaslanmak suretiyle zeminine üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçilerek kamulaştırma bedelinin tespit edilip acele el koyma dosyasında tespit edilen bedelin mahsubu ile fark bedelin bloke ettirilerek kararın kesinleşmesi beklenmeden davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline dair kararda, aynı bölgeden Dairemize intikal eden ... (...) Mahallesi ... parsel sayılı taşınmaz için Kasım 2017 değerlendirme tarihi itibarıyla belirlenen 230 TL/m² birim bedelin 2018/3130 Esas sayılı ilamımız ile uygun görüldüğü ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2019/8669 Esas, 2020/6359 Karar sayılı ilamı ile onarak kesinleştiği de dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden bir isabetsizlik görülmediği gibi, davalı dava açmaya sebebiyet vermediğinden ve 2942 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi gereğince yargılama giderlerinden davacı idare sorumlu olduğundan, ayrıca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi halinde Anayasa'nın 46 ncı maddesinde düzenlenen "taşınmazın gerçek karşılığının ödenmesi" ilkesi ve dolayısıyla da mülkiyet hakkı ihlali söz konusu olacağından davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde de bir isabetsizlik görülmemiş, davacı idare vekili tarafından her ne kadar fazla bedel bloke edildiği belirtilmiş ise de dosya içerisinde mevcut dekontlardan fazla bedel bloke edilmediği, önce 480.009,22'TL nin 3 ayrı dekontla bloke edildiği, daha sonra eksik kalan 6.987,92 TL bedelin ise yine 3 ayrı dekontla bloke edildiği, bu hususların davacı idarenin 01.11.2021 tarihli dilekçesi ile de açıklandığı dikkate alınarak istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmazların zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak ve üzerindeki ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumu dikkate alınmak suretiyle değer biçilmesi doğru olduğu gibi tespit edilen bedel, aynı bölgeden Dairemize intikâl eden dosyalarda belirlenen bedeller ile uyumludur.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

4. Dava konusu taşınmazlar ... Mahallesinde oldukları hâlde ... Mahallesi olarak hüküm fıkrasında gösterilmeleri doğru olmadığı gibi, taşınmazların kadastro yenileme çalışmaları sonucunda yeni ada ve parsel numaraları aldıkları, yeni ada ve parsel numaralarının hüküm fıkrasında gösterilmemesi infazda tereddüt yaratacağından, bu husus kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine,

2. Kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;

a) (1) numaralı bendinde yer alan “tapuda Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi (Eski ...) Yeni ... (eski ...) parselde kayıtlı taşınmazın 84,73 m²lik yine yeni ... (eski ...) parselde kayıtlı taşınmazın 2.973,26 m²lik kısmının yine yeni ... (eski ...) parsel sayılı 1.666,74 m² olmak üzere toplam 4.724,74 m²lik taşınmazın” cümlesinin çıkartılması, yerine “ tapuda Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada 23 (eski ... ), ... ada 72 (eski ...) ve ... ada 70 (eski ...) parsel sayılı taşınmazların” cümlesinin, yazılması,

b) (2) numaralı bendinde yer alan “ Dava konusu yapılan Ankara ili, ... ilçesi, yeni ... (Eski ...) Mahallesi Yeni ... (eski ...) parselde kayıtlı taşınmazın 84,73 m²lik yine yeni ... (eski ...) parselde kayıtlı taşınmazın 2.973,26 m²lik kısmının yine yeni ... (eski ...) parsel sayılı 1.666,74 m² olmak üzere toplam 4.724,74 m²lik taşınmaza tekabül eden” cümlesinin çıkartılması, yerine “Dava konusu Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada 23 (eski ... ), ... ada 72 (eski ...) ve ... ada 70 (eski ...) parsel sayılı taşınmazlardaki” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.