"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/2 Esas, 2023/442 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili istemine ilişkin davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, Karabağlar ilçesi, Uzundere Mahallesi 11188 ada 1 parsel ve 11201 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalıların hisselerine düşen kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın davalılara ait hisselerinin tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 10.03.2022 tarihli ve 2019/359 Esas, 2022/55 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.06.2022 tarihli ve 2022/1476 Esas, 2022/1763 Karar sayılı kararıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece yapılan temyiz incelemesi sonucunda; Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı; davacı idare vekili temyiz dilekçesinde, dava konusu taşınmazların imar uygulaması gördüğünü, tevhit ve ifraz edildiklerini, uygulama sonucu yeni tapu kayıtlarının oluştuğunu ve bu yeni oluşan duruma göre karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Parsel Sorgu Uygulaması üzerinden edinilen bilgilerden de dava konusu taşınmazların 15.03.2021 tarihli imar uygulaması ile pasife alındığı anlaşılmıştır. Bu itibarla; dava konusu taşınmazların bulunduğu alanda yapılan imar uygulaması sonucu oluşan yeni tapu kayıtları getirtilerek, davalıların payları tespit edilip, fen bilirkişisinden yeni oluşan duruma göre infaza elverişli kroki hazırlaması istenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmaz hakkında İzmir 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/3 Değişik İş sayılı dosyasında acele kamulaştırma kararı alındığı anlaşılmış olup, dosya getirtilip dosyamız arasına alındıktan sonra, tespit edilen bedelden acele kamulaştırma bedelinin mahsubu ile oluşan fark bedele 20.12.2019 tarihinden İlk Derece Mahkemesi karar tarihi olan 10.03.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerektiği halde, bedelin tamamına yasal faiz işletilmesi doğru görülmediğinden bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhâl ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılara ait hisselerinin tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu 11188 ada 1 parselin bir kısmı 11188 ada 2 ve 3 parsellere gitmiş, 2 parsel daha sonra 4 parsele taşınmıştır, ifraz sonrası yeni ada parseller 11188 ada 3 ve 4 parseller olduğu halde 11188 ada 2 parsel sayılı taşınmaz için de hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, emsal taşınmazın uygun olmadığını taşınmazların bedelinin yüksek belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; yargılama giderlerinin müvekkilerinin üzerinde bırakılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile kalan 40.550,00 TL’ye 20.12.2019 tarihinden 10.03.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın davalılara ait hisselerinin tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi ile 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Dava konusu 11188 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının 11188 ada 2 ve 3 parsellere gittiği, 2 parsel sayılı taşınmazın daha sonra 4 parsele taşınmış olduğu dikkate alınmadan 11188 ada 2 parsel sayılı taşınmaz için de hüküm kurulması hatalıdır.
4. Tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile kalan 40.550,00 TL’ye 20.12.2019 tarihinden 10.03.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği halde yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;
a. ( 1) numaralı bendinin üçüncü paragrafının hükümden çıkartılmasına, (2) numaralı bendinde bulunan " 1118 ada 2 ve 3 parsel" ibaresinin çıkartılarak yerine "11188 ada 3 ve 4 parsel" ibaresinin yazılmasına,
b. (3) numaralı bendinde bulunan " acele kamulaştırma bedeli daha yüksek tespit edildiğinden mahsubu ile kalan bedel olmadığından faiz işletilmesine yer olmadığına," cümlesinin çıkartılmasına, yerine" Tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile kalan 40.550,00 TL’ye 20.12.2019 tarihinden 10.03.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde iadesine,
01.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.