Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10556 E. 2024/3179 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkini istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin Yargıtay’ın bozma ilamına uygun olarak hüküm kurduğu, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/203 Esas, 2023/1408 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, Gebze ilçesi, ... Mahallesi 140 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedelin düşük olduğunu, taşınmaza ilişkin daha önce açılan acele kamulaştırma davasındaki alandan daha fazlası için bedel tespit ve tescil davası açıldığını, kamulaştırmadan arta kalan kısmın fiilen kullanılma ihtimali olmaması nedeniyle arta kalan kısmın da kamulaştırılması gerektiğini, dava konusu taşınmazın arsa vasfında kabul edilerek emsal araştırması yapılmak suretiyle rayiç değerinin tespit edilmesini, aynı bölgedeki kamulaştırma davalarında tespit edilen bedellerin emsal değer olarak değerlendirilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 22.02.2022 tarihli ve 2022/28 Esas, 2022/64 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 01.06.2022 tarihli ve 2022/1412 Esas, 2022/1070 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmazın imar durumuna ilişkin Gebze Belediye Başkanlığının yazısında taşınmazın 1/25000 ölçekli revizyon nazım imar planında karayolları kamulaştırma alanında ve Organize Sanayi Bölgesi alanında kaldığı, belediye sınırları içerisinde olup, belediye hizmetlerinden yararlanabilecek nitelikte olduğu, ayrıca Organize Sanayi Bölgesi sınırları içerisinde kaldığı, çevresinde yer yer sanayi yapılaşmaları bulunduğu, imar uygulaması gördüğü ve düzenleme ortaklık payı kesintisi oranının %18,2 olduğu, ayrıca davacı idarenin de kıymet takdir tutanağında arsa vasfında kabul ederek kıymet takdiri yaptığı gözetildiğinde arsa vasfında kabul edilmesinde isabetsizlik görülmediği, dava konusu taşınmazın ve somut emsalin imar parseli olup, düzenleme ortaklık payı yönünden denkleştirme yapılmamasının yerinde olduğu, somut emsal alınan taşınmazın dosyada bulunan akit tablosunun incelenmesinde gerçek kişiler arasında yapılan bir satış olduğu, dava konusu taşınmazın 2019 yılı asgari metrekare birim değerinin 246,10 TL/m² olduğu emsal taşınmazın ise 79,42 TL/m² olduğu, bilirkişi raporundaki mukayese oranının doğru orantılı şekilde tespit edildiği, dava konusu taşınmazın metrekare birim fiyatının 27.11.2019 tarihi itibarıyla 1.840,00 TL/m² olduğu, daha evvel Dairede incelenen 136 ada 5 parsel sayılı taşınmazla ilgili değerlendirmede metrekare birim fiyatının 1.716,93 TL/m² olduğu ve bu doğrultuda verilen kararın Yargıtay tarafından onandığı, yine Dairede incelenen 137 ada 21 parsel sayılı taşınmazla ilgili değerlendirmede 18.04.2018 tarihi itibarıyla metrekare birim fiyatının 1.803,51 TL/m² olduğu ve bu doğrultuda verilen kararın Yargıtay tarafından onandığı, konumlarının karşılaştırılmasında tespit edilen birim fiyatlarının istinaf edenin sıfatına göre uyumlu olduğu, ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaz üzerindeki muhdesatların keşif tarihi itibarıyla taşınmaz üzerinde bulunmaması nedeniyle acele kamulaştırma dosyasında belirlenen miktarların hesaba katıldığı belirtilmiş ise de Gebze 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/444 Esas sayılı dosyasında beton direk bedeli 3.160,40 TL olup toplam yapı bedelleri 66.500,28 TL olmasına rağmen, bilirkişi raporunda beton direk bedelinin sehven 66.051,51 TL olarak yazılmak suretiyle toplam yapı bedelinin 128.942,61 TL hesaplandığı, oysa yapı bedellerinin 66.500,28 TL olduğu, ayrıca taşınmaz üzerinde bulunan ağaç bedellerinin de 23.10.2020 tarihli ek bilirkişi raporunda 2019 yılı itibarıyla 479,00 TL olduğu kanaatine rağmen, ağaç bedellerinin hesaba katılmadığı görülmekle, dava konusu taşınmazın toplam kamulaştırma bedelinin toplam 42.651.037,68 TL olması gerekirken, 42.713.001,01 TL bedele hükmedilmesinin isabetli görülmediği gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 01.06.2022 tarihli ve 2022/1412 Esas, 2022/1070 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; İlk Derece Mahkemesinin hükmüne esas aldığı bilirkişi heyeti raporunda yapılar için belirlenen 128.942,61 TL bedelin davacı idare lehine usuli kazanılmış hak olduğu gözetilerek, davacı idare tarafından hazırlanan kıymet takdir komisyonu raporunda ve acele kamulaştırma dosyasında nitelikleri ayrıntılı olarak gösterilen yapılar için dava tarihi olan 2019 yılı itibarıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayımlanan Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğe göre resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülmek suretiyle değer tespit edilmesi gerekirken, acele kamulaştırma dosyasında 2017 yılı değerlendirme tarihi itibarıyla hesaplanan yapı bedeline hükmedilmesinin doğru görülmediği gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davacı idare tarafından hazırlanan kıymet takdir komisyonu raporunda ve acele kamulaştırma dosyasında nitelikleri ayrıntılı olarak gösterilen yapılar için dava tarihi olan 2019 yılı itibarıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayımlanan Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğe göre resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülmek suretiyle KDV eklenmeksizin değer tespit edilmesi için ek rapor alındığı, bilirkişi heyetinin 24.03.2023 tarihli raporunda taşınmazın zemin bedelinin 42.584.058,40 TL, yapı bedelinin 95.576,24 TL, ağaç bedeli 478,00 TL olmak üzere toplam kamulaştırma bedelinin 42.680.113,64 TL olduğu kanaatinin bildirildiği, dolayısıyla tüm değerlendirmeler ışığında bu miktar üzerinden davanın kabulü gerektiği kanaatine varılmakla davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz arazi niteliğinde olduğu hâlde, arsa kabul edilmesinin doğru olmadığını, emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmazdan farklı özelliklere sahip olduğunu, emsal alınan taşınmaz satışının eski tarihli olduğunu ve dava konusu taşınmaza uzak mesafede bulunduğunu, tek satışın emsal alınarak değerlendirme yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, emsal taşınmazın satış tarihinde üzerinde yer alan binaların satış bedelinden düşürülmediğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerindeki yapı ve ağaç değerinin düşük hesaplandığını, dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin düşük olduğunu, kamulaştırmadan arta kalan kısım için değer azalışı bedeline hükmedilmesi gerektiğini, dosyaya sundukları emsalin değerlendirilmediğini, aynı bölgedeki benzer davalarda daha yüksek bedel üzerinden hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesi,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.