"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/523 Esas, 2023/431 Karar
DAVA TARİHİ: 29.04.2015
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsiline ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ...Mahallesi 585 ada 27 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından kamulaştırma yapılmaksızın yol yapmak suretiyle el atıldığından fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak el atma bedelinin faizi ile tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; talep edilen miktarın çok fazla olduğunu, davacının talep ettiği tüm hakların zaman aşımına uğradığını, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.05.2016 tarihli ve 2015/196 Esas, 2016/181 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 23.05.2016 tarihli ve 2015/196 Esas, 2016/181 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken hükme esas alınan bilirkişi raporunda soyut ifadelerle ve genel deyimlerle değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması hatalı olduğu,emsal bilgileri toplanarak denetime elverişli yeniden rapor alınması gerektiği ayrıca dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaş, cins ve verim durumuna göre maktu değerlerini gösterir cetveller İl Tarım ve Orman Müdürlüğünden getirtilip, rapor denetlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 24.02.2021 tarihli ve 2019/151 Esas, 2021/55 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 24.02.2021 tarihli ve 2019/151 Esas, 2021/55 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; emsal olarak alınan ... Mahallesi, 3186 ada 3 parsel taşınmazdan 0,190354 düzenleme ortaklık payı kesildiği halde hükme esas alınan raporda düzenleme ortaklık payı oranının % 25,59 olarak alındığı, aynı bölgeden intikal eden ve Dairemizin 2019/6375 Esas sayılı ilamı ile denetimden geçen Kırşehir 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/249 Esas sayılı dava dosyasında aynı kamulaştırma kapsamında dava konusu taşınmaza yakın mesafede bulunan 588 ada, 7 parsel sayılı taşınmazın metrekaresine 19.03.2015 değerlendirme tarihi itibarıyla 150,00 TL değer biçildiğinden, alınan bilirkişi raporunun inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı, yol ve su kanalı olarak tespit edilen alanların davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken terkinine karar verilmesinin hatalı olduğu ve varsa takyidatların bedele yansıtılması gerektiği, davalı idarenin harçtan muaf olduğunun gözetilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B.Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda belirtilen şartları taşımadığını, bilirkişi raporunda emsal alınan taşınmaza ilişkin belgeler toplanarak bilirkişi raporunun denetlenmesi gerektiği, dava konusu taşınmaza emsal olabilecek birden fazla emsalin dosya arasına alınarak kıyaslamanın yapılarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile usul ve kanuna aykırı kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu maliki davacı ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine men'i müdahale davası açmağa hakkı olduğuna; ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.