"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1878 Esas, 2023/845 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Reyhanlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/415 Esas, 2019/552 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay ili, Reyhanlı ilçesi, Karakaya Mahallesi 68 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için belirlenen acele kamulaştırma bedelinin gerçek değerden uzak olduğunu, dava konusu taşınmazda yer altı sulama borularının bulunduğunu, bunların da değer tespitinde dikkate alınmasını, dava konusu taşınmazların baraj kenarında olduğunu ve yerleşim yerlerine yakın olduğunu bu hususların belirlenecek bedelde dikkate alınmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçelerinde özetle; Mahkemenin dosyaya sunulan bilirkişi raporunu aynen kabul ederek kamulaştırma bedeline hükmetmiş olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaz için kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak alınması düşük olup yöre gerçeklerini yansıtmadığını, bilirkişi heyetinin dava konusu taşınmaza birim fiyat takdir ederken verim miktarlarını yüksek, üretim masraflarını ise düşük almış olduğunu, ayrıca münavebe deseni kurulurken baskın ürün olmadığı halde getirisi yüksek ürünler seçilerek taşınmazın değerinin gerçek değerinin üzerinde hesaplanmış olduğunu, taşınmazın motopompla suya ulaşabileceği belirtilmesine rağmen motopomp kullanımından kaynaklı, gidere ek sulama ücreti eklenmemiş olduğunu, %20 objektif değer artışının yüksek hesaplandığını, taşınmazın askeri yasak bölgede olduğunu, değerinin düşürülmesi gerektiğini, taşınmazın değerinin yüksek hesaplandığını belirterek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin piyasa değerinin çok altında olduğunu, bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaza %20 objektif değer artışı uygulanmış ise de taşınmazın yola, yerleşim yerine olan uzaklığı, verim yüksekliği, baraja olan konumu değerlendirildiğinde dönüm fiyatının 30.000,00 TL'leri bulacağını, ayrıca bilirkişi raporunun hatalı hesaplandığını belirterek Mahkeme kararının itirazları doğrultusunda kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazın sulu tarım arazisi vasfında kabulü ile getireceği net gelir metoduna göre değerinin tespitinin ve taşınmazın konumu, merkezi yerlere ve yollara uzaklığı, aynı ve yakın bölgelerden daha önceden Daireden geçen kamulaştırma dosyalarında uygulanan objektif değer artışı nazara alındığında taşınmaza %20 oranında objektif değer artışının uygulanmasının yerinde olduğu yapılan karşılaştırma neticesinde taşınmazın metrekare bedelinin adil ve makul oranda belirlendiği gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın değerinin olması gerekenden yüksek hesaplandığını, faiz tarihlerinin doğru olmadığını, acele kamulaştırma bedeline faiz uygulanamayacağını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki davaya konu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir esas alınarak adil ve hakkaniyete uygun olarak bedelinin tespit edilerek, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedeli mahsup edildikten sonra kalan bedele faiz işletilmesi ile yetinilmesi gerekirken kıymet takdir bedeline de faiz işletilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. Davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinin birinci paragrafının hükümden çıkarılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamsına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.