"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3944 Esas, 2023/2389 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: İzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/107 Esas, 2022/398 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İ...Mahallesi 7856 ve 7857 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için davacı idare tarafından teklif edilen bedelin düşük olduğunu, taşınmazların konumu itibarıyla değerli olduğunu, dava konusu taşınmazların müvekkilinin iş yeri olduğunu, müvekkilinin yıllarca bu iş yerinde çalışarak bir müşteri portföyü oluşturduğunu, kamulaştırma bedelinin tespitinde müvekkilinin uğrayacağı gelir kaybının da dikkate alınması gerektiğini ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için belirlenen bedelin yüksek olduğunu, emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmazlardan farklı özelliklere sahip olup, uygun emsal niteliğine sahip olmadığını, emsal karşılaştırmasının kanunun aradığı şartlara uygun olarak yapılmadığını, taşınmaz üzerindeki taşınır malların nakliye bedeline hükmedilmesinin 2942 sayılı Kanun’a aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunu tanzim eden heyette makine mühendisi olmadığı hâlde demontaj, nakliye ve montaj bedeli hesaplaması yapıldığını ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için belirlenen bedelin düşük olduğunu, taşınmazın konumu ve özellikleri itibarıyla daha değerli olduğunu, emsal alınan taşınmazın uygun bir emsal niteliğinde olmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın niteliğinin tespiti için yazılan müzekkereye, Belediye Başkanlığınca verilen cevaba göre taşınmazın arsa niteliğinde kabulünün doğru olduğu, Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup arsa niteliğine uygun olarak, dosyaya sunulan emsallerin değerlendirmesi yapılarak nitelik itibarıyla dava konusu taşınmazlara yakın özelliklerde olması ve kamulaştırma dosyalarında daha önce de emsal olarak değerlendirilmiş olması nedeniyle Çamdibi Mahallesi 9068 ada 1 parsel sayılı taşınmazın emsal olarak alındığı, dava konusu taşınmazlar ile emsal taşınmaz imar parseli olduğundan düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmaması doğru olduğu, taşınmazların konumu ve niteliği gereği yapılan bedel belirlemesinin uygun olduğu, zeminüstü yapıların yıpranmalarının dikkate alınarak yapı birim maliyet hesabının yapıldığı, inşai muhtesatın değerinin belirlenmesinde, dava yılına olan 2016 yılına ilişkin yapı yaklaşık birim maliyetlerine uyulduğu, yapının yaşı ve durumuna uygun yıpranmaların düşüldüğü, marangoz atölyesinin montaj ve demontaj bedelinin 03.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda makina mühendisi tarafından belirlendiği, sonradan tekrarlanan raporlarda makina bilirkişisi yer almasa da bu raporda belirlenen bedelin aynen alındığı görülmekle davacı vekilinin bu konudaki itirazına itibar edilmediği, taşınmazın yol olarak kamulaştırılması nedeniyle terkinine karar verilmesi ve zeminüstünün davacı idareye aidiyetine ilişkin hüküm kurulmasının da doğru olduğu, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin yerinde olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki İ...Mahallesi 7856 ve 7857 parsel sayılı taşınmazların zeminine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan marangoz atölyesinin çalışır durumdaki makine aksamı değerlendirilip, bu aksamın demontaj, nakliye ve montaj masrafları hesaplanmak suretiyle tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.