"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/9 Esas, 2023/637 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili ile bir kısım davalı vekili Avukat ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince bir kısım davalı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vd. vekili Avukat ... tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... Mahallesi 170 parsel sayılı taşınmazın tamamının usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, tapu malikleri tarafından kamulaştırma bedelinin artırılması davası açıldığını, kamulaştırmanın kesinleştiğini, ancak davalılar tarafından tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Bir kısım davalılar vekili Avukat ... cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin, aradan uzun yıllar geçmesi nedeniyle hangi taşınmazlarının kamulaştırıldığını hatırlamadıklarını, idare tarafından usulî işlemler gerçekleştirilmiş ise ve müvekkilleri veya murisleri tarafından bedel artımı davası açılmış ise bu durumun gelen evrakların incelenmesinden anlaşılacağını, müvekkillerinin 1994- 1996 yıllarında bazı parseller için kamulaştırma yapıldığını ve bedel artımı için avukata vekâlet verildiğini hatırladıklarını; ancak parsel numarasını hatırlamadıklarını, davacı tarafın 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesine göre tescil talep ettiğini ifade ettiğini, ancak, mülga 17 nci madde uyarınca müvekkillerinin ferağ vermeye davet edilmediklerini, idare tarafından işlemlerin usulüne uygun olarak yerine getirilmediğini, davanın açılmasına sebebiyet verenin müvekkilleri olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmazın davalılar adına kayıtlı bulunan tapusunun iptali ile davacı idare adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 sayılı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan kararı gerekçe gösterilerek idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiş ise de söz konusu kararların kamulaştırma bedelinin tespit ve tescili davalarına ilişkin olduğunu, iş bu davanın kamulaştırma bedelinin tespiti davası olmayıp 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesine dayalı tescil davası olduğunu, 1990'lı yıllarda yapılan kamulaştırmalar sonrasında davalılar veya murisleri tarafından kamulaştırma bedellerini almış olmalarına ve aradan yıllar geçmiş olmasına karşın tapuda ferağ verilmediğinden taşınmazın ... adına tescilinin mümkün olmadığını, dolayısıyla davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiğini belirterek mahkeme kararının düzeltilmesine, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi gerekirken aksi yönde karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu belirtmiştir.
2. Davalı ... vd. vekili Avukat ... istinaf dilekçesinde özetle; davalılar lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
3. Davalı ... vd. vekili Avukat ... istinaf dilekçesinde özetle; davalılar lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
4. Davalı ... vd. vekili Avukat ... istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, davalılar lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bir kısım davalılar vekili Avukat ... tarafından katılma yoluyla istinaf yoluna başvurulmuş, İlk Derece Mahkemesince ek karar ile istinafın reddine karar verildiği, bu ek karara karşı bir kısım davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, tedbir talepli açılan işbu dava adli tatilde görülen dava türlerinden olduğundan yasal süreler işlemeye devam edeceğinden davacı tarafın istinaf başvurusunun davalı tarafa tebliği ile birlikte işlemeye başlayan katılma yoluyla istinaf başvuru süresi tamamlandıktan sonra katılma yoluyla istinaf başvurusu yapılmış olduğundan Mahkemenin ek kararı doğru olup, bir kısım davalı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde görülmediğini, davacı idarenin istinaf başvurusuna gelince; davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edildiği halde, davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi tapuda tescil için de ferağ vermedikleri anlaşıldığından davacı idare yararına vekâlet ücreti takdir edilmemiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle karar düzeltilip yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vd. vekili Avukat ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vd. vekili Avukat ... temyiz dilekçesinde özetle; davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, davalılar lehine ise vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Yapılan incelemede, İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı davalılar ... vd. vekilince istinaf başvuru harcı yatırılmak suretiyle süresinde istinaf yoluna başvurulduğu halde, Bölge Adliye Mahkemesince adı geçen bir kısım davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesi hakkında bir inceleme yapılmaması bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vd. vekili Avukat ...'in temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,
Davalı ... vd.den peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.