"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1163 Esas, 2023/1670 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/559 Esas, 2023/248 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Kırklareli ili, Lüleburgaz ilçesi, ... Mahallesi, 201 ada 72 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Çorlu mücavir alanı içerisinde Çorlu- Muratlı yolu üzerinde, yola cepheli değerli taşınmaz olduğunu, taşınmazın arsa veya arazi oluşunun belirlenmesi her şeyden önce bilirkişi kurulunun teşkili bakımından önemli olduğunu, bilirkişilerce taşınmazın meskun mahalle yakınlığı, etrafında ulaşımın kolay olması, Muratlı Organize Sanayi Bölgesi alanında olması, Sanayi alanlarına ve şehir merkezine uzaklığı, ana yola cepheli olması gibi Türkiye’nin nüfus yoğunluğunun fazla olduğu, eğitim ve kültür seviyesinin en üst düzeyde olduğu bölgelere yakın olması, taşınmazın Muratlı ilçe merkezine çok yakın olmasının değerlendirilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz ile aynı özelliklere sahip taşınmaz hakkında; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39.Hukuk Dairesinin 2019/257 Esas, 2019/280 Karar sayılı ilamı ile başvurusu reddedilen Muratlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/145 Esas, 2017/369 Karar sayılı dosyadaki dava konusu taşınmaza çok yakın ve aynı özelliklere sahip taşınmazla ilgili objektif değer artışının % 400 olarak uygulanarak kesinleştiği, ayrıca dava konusu taşınmazla aynı özelliklere sahip taşınmazla ilgili açılan ve bedelin yatırılmaması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilen Muratlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/485 Esas, 2019/61 Karar sayılı dosyasında objektif değer artışının % 400 olarak uygulandığını ve karar verildiğini, kamulaştırmadan arta kalan alanın işe yaramaz hale gelmemiş olsa bile 2942 sayılı Kanun'un 12 nci madde hükmü gereğince kamulaştırmaksızın el atmadan arta kalan kısımda fahiş değer düşüklüğü meydana geldiğinden arta kalan alandaki değer düşüklüğünün kamulaştırma bedeline eklenmesi gerektiğini, yargılama, harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ve davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedelin yüksek belirlendiğini, objektif değer artırıcı unsur oranının hatalı olduğunu, raporda karpuzun münavebeye alınmasının yerinde görülmediğini, arta kalan alanlara ilişkin değer düşüklüğü oranının doğru olmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kuru arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinde taşınmazın mevki, konum ve bilirkişi raporunda belirtilen özelliklerine uygun objektif değer artışı uygulanmasında, arta kalan kısımda değer azalışına uygun hesap edilen bedelin eklenmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine ilişkin İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tesciline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki Kırklareli ili, Lüleburgaz ilçesi, ... Mahallesi 201 ada 72 parsel sayılı dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.