"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/89 Esas, 2023/744 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tufanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/692 Esas, 2020/289 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine temsilcisi ile bir kısım davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine temsilcisi ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine temsilcisi dava dilekçesinde özetle; Adana ili, Tufanbeyli ilçesi, Yamanlı Mahallesi 135 ada 53 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Maliye Hazinesi adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine temsilcisi ile bir kısım davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı Hazine temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının hüküm kısmının kıymet takdir komisyonu tarafından belirlenen bedelden bakiye kalan bedele, kararın kesinleşmesine kadar geçen süre için yasal faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, söz konusu bedelin bankaya 3'er aylık vadeli olarak nemalandırılacak şekilde bloke edildiğini, bu şekilde karar verilmesi ile mükerrer faiz işletilmesine neden olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaz bedelinin yüksek hesaplandığını, bilirkişi raporunda %10 objektif değer artışı uygulanmasının bilimsel esaslara ve hukuka aykırı olduğunu, münavebeye esas alınan ürünlerin verim ve birim miktarlarının yüksek alındığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle;hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmaz niteliğine ve vasfına uygun tespit yapılmadığını, sulama maliyetine ilişkin resmi veriler olmadan değerlendirme yapıldığını, kapitalizasyon faiz oranın yüksek belirlenmiş olduğunu, objektif değer artış miktarının %10 olarak düşük alınmış olup daha yüksek olması gerektiğini, münavebeye ilişkin değerlendirmenin hatalı olduğunu, taşınmaz özelliklerinin doğru tespit edilmediğini, sulu tarım vasıflı arazi ile bahçe vasıflı arazilerde hatalı şekilde düşük bedel tespiti yapıldığını, muhdesatların bedelinin doğru belirlenmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sulu arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinin doğru olduğu, taşınmazın yerleşim yerlerine uzaklığı ve konumu değerlendirildiğinde belirlenen %10 objektif değer artışının isabetli olduğu, seçilen münavebe ürünlerinde aynı yöreden Yargıtay'a intikal eden dosyalar dikkate alındığında bir isabetsizlik görülmediği, belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, bu suretle kamulaştırma bedelinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine temsilcisi ile bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava dilekçesinde, davanın tapu maliki ... mirasçılarına karşı açıldığı, dosyada mevcut olan 22.04.2016 tarihli mirasçılık belgesinde tapu maliki ...'ın mirasçıları olarak gösterilen bir kısım kişiler hakkında dava açılmadığı gibi onların payını kapsar şekilde karar verildiği, bir kısım davalıların ise anılan mirasçılık belgesinde isimlerinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre dava konusu taşınmazın tapu maliki ile davalılar arasındaki irtibatı gösteren verasat ilamlarının dosya kapsamına alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesinin kararının sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,
Davalılar ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.