"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1 Esas, 2022/3860 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Cizre 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/147 Esas, 2021/263 Karar
Taraflar arasında 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili davasında davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;... ili,... ilçesi, ...köyü 182 ada 11 parsel, 182 ada 15 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitini ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; belirlenen ve teklif edilen değerin az olduğunu, dava konusu taşınmazların daha değerli olduğunu, bu nedenle teklif edilen bedeli kabul etmediklerini, keşif kararı verilerek kamulaştırma bedelinin Mahkemece tespit edilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, kamulaştırma bedeline yasal faiz işletilmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda taşınmazların toplam hesaplanan bedeline %40 oranında objektif değer artışı da ilave ederek kamulaştırma bedelinin haksız ve hukuka aykırı olarak yüksek hesapladığını, %5 olarak alınan kapitalizasyon faiz oranının uygulanmasında taşınmazların değerini etkileyen unsurların tümünün değerlendirilmediğini, dava konusu parsel üzerinde bulunan yapılara ilişkin inşaat bilirkişisi tarafından yapı sınıfının doğru belirlenmediğini, bu şekilde yapı birim fiyatının yüksek hesaplandığını ve yıpranma payının ise düşük hesaplandığını, kamulaştırma bedelinin olması gerekenin çok üzerinde hesaplandığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan yapıların değerinin hesaplanmasında hataya düşüldüğünü, dava konusu taşınmazların üzerindeki yapıların Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedelleri cetveline göre 3. Sınıf B grubu yapılardan olmasına rağmen bilirkişi raporunda 3. Sınıf A grubu yapılardan sayılması ve hesaplamanın buna göre yapılmasının hatalı olduğunu, taşınmazların bulunduğu bölgede mutat olarak ekilen münavebe ürünlerine yer verilmediğini, objektif değer artışı ve kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazlar dava tarihi itibarıyla sulu tarım arazisi vasfında kabul edilerek buğday (saman)- karpuz münavebesi ile % 5 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanarak Dairenin iade kararı doğrultusunda dava konusu taşınmaz için % 40 oranında objektif değer artışı ile metrekare birim değerinin 16,33 TL olarak hesaplandığı, dava konusu taşınmazların sulanabilir tarım arazisi niteliğinde olduğu, bilirkişi kurulunca 2016 yılı verilerine göre ve sulanabilir tarım arazisi niteliğindeki taşınmazlara net gelirine göre değer biçilmesinin ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen taşınmaz özellikleri dikkate alınarak % 40 oranında objektif değer artışı uygulanmasının dosya kapsamına uygun bulunduğu, toplam kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı belirtilerek taraf vekillerinin istinaf başvuru taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; münavebe ürünlerinin hatalı seçildiğini, verim miktarlarının yüksek, üretim masraflarının düşük alındığını, bilirkişi raporunda arazinin toplam bedeline %40 oranında objektif değer artışı da ilave ederek kamulaştırma bedelinin haksız ve hukuka aykırı olarak yüksek hesapladığını, %5 olarak alınan kapitalizasyon faiz oranının % 6 olarak uygulanması gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan yapıların 2B grubu olmasına rağmen 3A Grubu yapılardan sayılmasının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın kapama meyve bahçesi niteliğinde olduğunu, bilirkişi raporunda taşınmazların bulunduğu bölgede mutat olarak ekilen münavebe ürünlerine yer verilmediğini, buğday samanı fiyatının resmi verilere göre düzenlenmediğini, objektif değer artışının eksik uygulandığını, kapitalizasyon faiz oranının yüksek uygulandığını, taşınmaz üzerinde bulunan yapı bedellerine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Sulu tarım arazisi niteliğindeki... ili,... ilçesi, ...köyü 182 ada 11 ve 15 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmazların hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.