"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1459 Esas, 2023/2268 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Silivri Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/105 Esas, 2021/490 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının haksız müdahalede bulunarak yaptığı sundurma niteliğindeki kaçak yapı ile müvekkilinin taşınmazın arka cephesindeki balkon arasında hiçbir mesafe olmadığını, yapı üzerinden kolaylıkla müvekkilinin balkonuna çıkılabileceğini, bu durumun hırsızlara davetiye çıkardığını, bu yapı dolayısıyla müvekkilinin bağımsız bölümünün değerinin düşürmekte olup maddi zarara uğrattığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile davalının yapmış olduğu müdahalenin kaldırılmasına ve eski hale getirilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkiline ait bölümün iki ayrı daire olduğunu, müvekkilinin kendi bağımsız bölümü içerisinde yer alan balkon kısmına peyzaj yaptırdığını ve bu şekilde kendisine ait yeri kullanmaya elverişli hale getirdiğini, yapının kaçak olmadığını, müvekkilinin davacının bağımsız bölümüne ilişkin bir müdahalesinin bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu sundurmanın ortak alan içinde yer almadığını, davacının dairesine müdahale oluşturmadığını, mahkemece davacının iddia ettiği maddi vakıalar dışına çıkılarak, zorlama yorum ve değerlendirmeler ile davanın kabulüne karar verildiğini, müvekkilinin kendi bağımsız bölümünün içerisine verandasını yapmış ve İmar Affı adı ile çıkan kanundan faydalanmak suretiyle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından 23.07.2019 tarihinde yapı kayıt belgesi almış olduğunu, müvekkili tarafından ortak alana yapılmış bir müdahale bulunmadığını, kabul etmemek kaydıyla, sundurmanın dava konusu binanın ortak duvarlarına montelenmesi halinde dahi davacının ve diğer kat maliklerinin veranda yapıldığı esnada rızalarının ve/veya zımmi rızalarının olduğu hususunun değerlendirilmesi gerekir iken yerel mahkemece bu hususun araştırılmadığını, verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş ve kararın eksik inceleme sonucu verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut yeterli nisapta kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.
3. 634 sayılı Kanun'un 19 ncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
4.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.