Logo

5. Hukuk Dairesi2023/11925 E. 2024/4137 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İrtifak hakkı kamulaştırması nedeniyle taşınmaz malikine ödenecek bedelin tespiti davasında, arta kalan alana verilecek değer azalış bedelinin hesabına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Arta kalan alana ayrıca değer azalış bedeli hükmedilmesinin hatalı olduğu, zira irtifak hakkı kamulaştırması nedeniyle zaten değer düşüklüğü bedeli öngörüldüğü gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1679 Esas, 2023/1581 Karar

DAVA TARİHİ : 14.12.2021

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Akçakale Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/782 Esas, 2022/472 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (4650 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... Mahallesi 116 ada 1 parsel sayılı taşınmazda geçici ve daimi irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle;davanın usul ve kanuna aykırı olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı idarece yapılan işlemlerin usule aykırı olduğunu, irtifak kamulaştırması yapılması işleminde kamu yararının bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazı için takdir edilen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, müvekkilinin ciddi şekilde hak kaybına uğrayarak mağdur olacağını, haksız ve kötüniyetli davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyadaki raporda acele kamulaştırma aşamasındaki raporlardan ayrılma gerekçeleri bu denli farkı oluşturacak gerekçeler olmayıp raporlarda, hukuka aykırı bir şekilde kamulaştırma bedelinin olması gereken değerlerin çok üzerinde hesaplandığını, raporda ... Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü ve Şanlıurfa Ticaret Borsasından sağlanan verilerin kullanılması ile bedelin hesaplandığı ifade edilmişse de üretim masraflarının düşük ve eksik alınmasının yanında dekar başına alınan ürün miktarları ve ürünlerin birim bedellerinin de yüksek gösterilerek net gelirin olması gereken tutarların çok üzerinde bulunduğunu, hem alınan ürün miktarı hem de ürünlerin birim bedeli bakımından Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğünden alınan verilerin kullanılması gerektiğini, bu veriler kullanıldığında da kamulaştırma bedellerinin kurumun tespit ettiği bedellerle uyuşmadığını, değer düşüklüğü hesaplaması yapılırken taşınmazlar bir bütün olarak değerlendirilip toplam yüzölçüm üzerinden değer düşüklüğü hesaplanması gerektiğini, hesaplanan değer düşüklüğünün olması gereken değerlerin çok üstünde olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının % 4 olarak alınmasının hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sulu tarım arazisi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer değer biçilmesinde, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi ve geçici irtifak hakkı karşılıklarının tespit edilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden ödenmesinde, davalı dava açmaya sebebiyet vermediğinden ve 2942 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi gereğince yargılama giderlerinden davacı idare sorumlu olduğundan ayrıca davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi halinde Anayasa'nın 46 ncı maddesinde düzenlenen "taşınmazın gerçek karşılığının ödenmesi" ilkesi ve dolayısıyla da mülkiyet hakkı ihlali söz konusu olacağından, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerinde olup davacı idarenin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi ve taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dava konusu taşınmaz üzerinde irtifak kamulaştırması talep edildiğinden, arta kalan alana verilecek değer azalış bedelinin değer düşüklüğü ile sağlandığından ayrıca değer azalışına hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

1. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.