Logo

5. Hukuk Dairesi2023/11980 E. 2024/4048 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve idare adına tescili ile terkinine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırılması yoluyla değer biçilmesinde isabetsizlik görülmemiş ancak hükmedilen bedele dava tarihinden dört ay sonrasından itibaren değil, İlk Derece Mahkemesi'nin ilk karar tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi ve tapu kaydındaki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiği gözetilerek 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1351 Esas, 2022/3421 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/318 Esas, 2021/63 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine, resen İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu...Mahallesi 822 parselden ifraz olan 3160 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini ve terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı idarenin dava konusu taşınmaza teklif etmiş olduğu bedelin çok düşük olduğunu, rayiç piyasa değerinin çok altında olduğunu, bu nedenle verilen fiyatın kabul edilemeyeceğini, gerçek bedelinin tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza rayicinin çok üzerinde bir değer takdir edildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun gerçekçi ve denetime elverişli olmadığını, İlk Derece Mahkemesi kararında müvekkili idare lehine vekâlet ücreti verilmemesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporlarına karşı yapılan itirazların değerlendirilmediğini, münavebe sisteminin doğru olmadığını ve bedelin yüksek hesaplandığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin, istinaf edenin sıfatı gözetilerek doğru olduğu; ancak önce tescil sonra terkin kararı verilmesi gerektiği belirtilerek davalı idare vekilinin istinaf itirazının kısmen kabulü ile belirtilen hususlarda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin çok yüksek olduğunu, idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde, dava konusu taşınmazın çevre yolu niteliğinde olduğu gözetilerek davacının tüm payının karşılığının davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. İlk Derece Mahkemesinin Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı öncesinde ve sonrasında aynı bedele hükmettiği gözetildiğinde hükmedilen bedele dava tarihinden dört ay sonrasından İlk Derece Mahkemesinin ilk karar tarihi olan 17.08.2017 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine ve tapu kaydındaki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına karar verilmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinden "18.02.2021" tarihinin çıkarılması ve yerine "17.08.2017" tarihinin yazılması; hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak "Tapu kaydında davalıların payları üzerinde bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.