"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/744 Esas, 2023/769 Karar
DAVA TARİHİ: 25.06.2020
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ: Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/125 Esas, 2021/194 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçelerinde özetle;... Mahallesi 68 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı karşılığının tespiti ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedeli olarak belirlenen miktarın yüksek olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, taşınmaz için belirlenen metrekare fiyatının abartılı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak belirlenmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, emsal alınan herhangi bir taşınmazın gösterilmediğini ve değerlendirmeye neye göre yaptıklarının belli olmadığını, bilirkişi raporunda %50 objektif değer artışı belirlenmiş olsa da hesaplanan değer artışının uygulanmaması gerektiğini, acele el koyma dosyası ve kıymet takdir raporu hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmadığını ve aralarındaki farkın gerekçesinin açıklanmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın vasfının arazi olarak kabulü ile net gelir metoduna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, taşınmazın sulu tarım arazisi olarak kabulü ile kıymet takdir raporu ile uyumlu şekilde kapama mandalina vasfına göre mandalina gelirine göre kapitalizasyon faiz oranı %4 alınarak taşınmaza 87,40 TL bedel biçilmesi, bu bedele taşınmazın yerleşim yerlerine uzaklığı ve konumu değerlendirildiğinde heyetçe belirlenen %50 objektif değer artışının istinaf edenin sıfatı da nazara alınarak isabetli olduğu, değer artışı uygulanmak suretiyle birim bedelin 130,10 TL olarak tespit edilmesi, daha önce aynı yöreden Yargıtay'a intikal eden dosyalar ile tutarlılık gösterdiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, 24.02.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre hüküm tesisinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, (Yargıtay 5. Hukuk Dairesi, 2017/17927 Esas, 2019/2293 Karar) ancak kamulaştırma bedeli 84.810,00 TL olarak hesaplandığı halde, acele el koyma dosyasında belirlenen bedel dışarıda tutulmak suretiyle taşınmazın bedelinin 42.207,00 TL olarak kabulü ile hüküm tesisi isabetsiz olduğu, acele el koyma sırasında tespit edilen bedelin de kamulaştırma bedelinin içinde olduğu anlaşılmakla, kararın düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki... Mahallesi 68 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak, değer biçilmesinde, taşınmazın tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergâhı dikkate alınarak, irtifak hakkı karşılığının tespit edilerek davacı idare adına tapuda tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekili yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.