"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2075 Esas, 2023/1707 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/205 Esas, 2022/87 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ...Mevkii 267 parsel sayılı arsa vasfında bulunan taşınmaz üzerinde, 154 KV Osmanca-Kaynaşlı Brş N.-Düzce OSB enerji iletim hattının tesisi nedeniyle 341,22 m² mülkiyet ve 2185,29 m² irtifak hakkı kamulaştırma bedellerinin tespiti kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın bir kısmı üzerinde kamu yararı kararı alındığını, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 08.02.2016 tarihli ve 355 sayılı kararı ile kamu yararının onaylandığını, bu kapsamda 341,22 m² mülkiyet, 2185,29 m² irtifak hakkı kurulması amacıyla 2942 sayılı Kanun'un 27 nci maddesi uyarınca mülkiyet ve irtifak haklarının kamulaştırma bedellerinin tespiti amacıyla açılan iş bu davaya, taşınmazın banka adına tescil edilmesi sonucu dahil edildiklerini, acele el koyma kararında bedelin; 29.509,78 TL olarak tespit edilmiş olduğunun taraflarına bildirildiğini, takdir edilen bedelin, taşınmazın gerçek değerinden ve çevredeki emsal taşınmazlardan daha düşük olduğundan bedele itiraz ettiklerini, bu nedenle tespit edilen bedelin, taşınmazın gerçek değerinden düşük olduğundan ve rayiç bedeline uygun olmadığından, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, gerçek değerinin tespitini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin ve pilon yeri bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurumları lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, mahkeme tarafından tespit edilen kamulaştırma bedelinin fahiş bir bedel olduğunu, Kıymet Takdir Komisyonunun rayiçlere uygun olarak belirlediği bedel ile arasında çok fazla fark bulunduğunu, taşınmaz üzerinde fındık yetiştiriciliği yapıldığının tespit edildiğini, tespit edilen bedelin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, dava konusu taşınmazın tarla vasfında olduğunu, bilirkişi raporunda taşınmazın arsa olarak değerlendirilmesine dayanak teşkil eden hususların, arazinin ancak objektif değer artışına etki eden unsurlar olarak değerlendirilmesi gerektiğinden hükme esas alınan raporda tespit edilen bedeli kabul etmediklerini, dava konusu taşınmaz üzerinde tesis edilen enerji nakil hattının taşınmazın olduğu gibi kullanılmasını engellemeyecek konumda ve yükseklikte olduğunu, bu sebeple taşınmazda değer düşüklüğüne yol açmayacağını, bilirkişilerin ileriye dönük kullanma şekillerini dikkate alıp değerlendirmelerini bu şekilde yapmalarını kabul etmediklerini, bilirkişilerin arazi niteliğindeki taşınmazın değerinin kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlara göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelire göre belirlemesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz ile emsal olarak gösterilen taşınmazların mevkii olarak birbirlerine uzak olduğunu ve benzer özellikleri bulunmadığını, bilirkişilerce tespit olunan taşınmazın m² birim fiyatının çok yüksek olduğunu, taşınmazda başka irtifak kamulaştırmaları nedeni ile oluşabilecek değer düşüklüklerinin de araştırmasının yapılmadığını belirterek istinaf başvurularının kabulü ile usul ve kanuna aykırı yerel mahkeme kararının kamulaştırma bedelinin fahiş olması nedenleri ile kaldırılmasına, masraf ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planında konut alanı lejantında kaldığını, Dairece Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgulama sistemi üzerinden tespit edilen konumu da dikkate alındığında taşınmazın arsa vasfında olduğunun kabulü ile emsal incelemesi yapmak suretiyle dava konusu taşınmazla emsal taşınmazın konum, nitelik ve vergi beyanları itibarıyla karşılaştırma yaparak benzer özellikleriyle üstün ve eksik yanlarını da belirtmek ve 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi çerçevesinde her iki taşınmazı kıyaslamak suretiyle emlak vergilerine esas rayiç değerleri de karşılaştırılarak dava konusu taşınmazın değerinin belirlenmesinde isabetsizlik bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunun karar vermeye yeterli ve elverişli olduğu gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin ve pilon yeri bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu ...Mevkii 267 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının ve pilon yeri bedelinin tespit edilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Buna karşın, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın bulunduğu ilçede emsal araştırılması yapılmadan başka bir ilçeden emsal esas alınarak değerlendirme yapılması, dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas değerinin ve dava konusu taşınmaz ile emsalin imar uygulaması sonucu oluşan parseller olup olmadığına dair belgeler Belediye Başkanlığından getirilip denetleme yapılmadığından alınan rapor inandırıcı bulunmamıştır.
4. Bu nedenle, taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olduğundan bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.