Logo

5. Hukuk Dairesi2023/12157 E. 2024/2648 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın amacı dışında kullanılması nedeniyle açılan tazminat davasında, mahkeme ve icra harçlarının davalı idare tarafından ödenmesi gerektiği kuralına aykırı olarak nispi harca hükmedilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanuna eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası uyarınca kamulaştırma davalarında harçların maktu olarak davalı idare tarafından ödenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının harçlara ilişkin bölümü düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/515 Esas, 2023/1589 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/242 Esas, 2022/303 Karar

Taraflar arasında görülüp kesinleşen kamulaştırma yolu ile idareye devredilen ancak, davalı tarafından imar planları değiştirilerek dava dışı üçüncü şahıslara satılan taşınmazla ilgili olarak belediyece yapılan işlemlerin yok hükmünde olduğu iddiası ile uğranılan zararın, davacıya ödenen kamulaştırma bedeli düşüldükten sonra taşınmazın gerçek değerinin hesaplanılarak davacıya ödenmesi suretiyle tazmini istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş, akabinde davacı yargılamanın iadesi davası açmış, bu davası da ret ile sonuçlanmış ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş, davacı tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan 2013/6151 numaralı bireysel başvurusunun kabulü ile ihlalin sonuçları ortadan kaldırılmak üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, yeniden esas alan dava davacı vekilinin 30.12.2021 tarihinde açtığı ek dava ile birleştirilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yeniden yargılama yapılarak asıl davanın ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı vekili Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru ile sunduğu dilekçesinde; Gaziantep ili, Şehitkamil ilçesi, ... köyü 705 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, spor alanı yapılması amacıyla kamulaştırılan taşınmazın bu kamu yararı amacına uygun kullanılmayıp imar planında yapılan değişiklik ile ticari alana çevrilerek üçüncü kişilere satılması üzerine açılan tazminat davasının reddedilmesi ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi nedeniyle mülkiyet hakkının; yargılama sırasında benzer bir davada karar verildiği belirtilerek bu davanın bekletici mesele yapılması talep edilmesine rağmen yargılamanın sonuçlandırılması nedeniyle adil yargılanma hakkının; aynı konuya ilişkin açılan başka bir davanın kabul edilmesine rağmen somut olayda davanın reddedilmesi nedeniyle de eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

2. Anayasa Mahkemesinin 2013/6151 başvuru numaralı kararı ile mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ve ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere kararın bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; birleştirilen davanın ek dava olmadığını, ikinci bir kısmi dava olduğunu bu nedenle açıldığı tarihteki hukuki ve maddi vakıalara göre hükme bağlanacağını, zamanaşımı ve hak düşürücü süre geçtiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ilk dava tarihi esas alınarak birleştirilen dava için değerlendirme yapılamayacağını, faize faiz işletilemeyeceği kuralının gözetilmesi gerektiğini, idarenin usuli müktesep hakkının dikkate alınması gerektiğini belirterek asıl ve birleştirilen davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; birleştirilen davanın ek dava olmadığını, kısmi dava olduğunu, birleştirilen davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, İlk Derece Mahkemesince belirlenen faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararma karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçe kısmında kararın gerekçesine yer verilmediğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, hatalı rapoara karşı ek rapor alındığı halde İlk Derece Mahkemesince ek rapora itibar edilmeyerek hatalı bedele hükmedildiğini, davacının zararı öğrenme tarihinin hatalı değerlendirildiğini, faize faiz işletilemez kuralının ihlal edildiğini bedelin fahiş olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki imar planları değiştirilerek dava dışı üçüncü kişilere satılan taşınmazla ilgili uğranılan zararın tazmini hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun)369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 11 inci, 22 nci, 23 üncü maddeleri ile Ek Madde 4 üncü maddesi.

3. Anayasa Mahkemesinin 21.04.2016 tarihli ve 2013/6151 başvuru sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'da yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası; “Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” şeklinde düzenlendiğinden eldeki davada nispi harca hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

4. Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrası hükümleri uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3.Davalı vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin hükümden çıkarılarak yerine "Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan ve ıslah harcı olarak yatırılan harçtan mahsubu ile bakiye harcın talep halinde yatırana iadesine" cümlesinin yazılması; yine hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinden sırasıyla "74.122,15" ve "78.784,15" sayılarının çıkarılması ve yerlerine sırasıyla "80,70" ve "4.742,70" sayılarının yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.