Logo

5. Hukuk Dairesi2023/124 E. 2023/3389 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza ilişkin kesinleşmiş bir kamulaştırma işleminin olmadığı, fiili el atmanın gerçekleştiği ve taşınmazdaki takyidatların bedele yansıtılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 142 ada 5 parsel sayılı taşınmaza fiilen el atıldığından kamulaştırmasız el atma tazminat alacağının davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın kök 512 parsel olarak kamulaştırıldığını, el atma tarihindeki niteliğinin tarla olduğunu, takyidatların bedele yansıtılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, m² birim değerinin afaki belirlendiğini, gerçeği yansıtmadığını, diğer hissedar dosyasında ve komşu parsellerde 2019 ve 2020 yılı değerlendirme tarihleri itibarıyla 115,00 TL ile 155,00 TL arasında m² birim bedellerinin belirlendiğini, m² birim bedelinin 485,00 TL olarak şişirilmiş olduğunu, emsal taşınmazın farklı bir mahalleden seçilmiş olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ... ve ... Çevre Otoyolu kamulaştırma planı kapsamında kalan dava konusu taşınmazın kıymet takdiri yapılarak bedelin bloke edildiği adres araştırması yapılmadan kamulaştırma işlemlerinin davacılara ve murislerine ilanen tebliğ edildiği, noter tebligatı çıkartılmadığı bu nedenle kesinleşmiş bir kamulaştırma işleminin olmadığı, taşınmazın Ankara Çevre Otoyolu yol emniyet sahası içinde kalan kadastral parsel olduğu ve fiilen el atma olgusunun gerçekleşmiş bulunduğu anlaşılmış olup taşınmazın arsa niteliğinde kabulü ile emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle değerinin tespit edilerek davalı idareden tahsiline dair kararda dava konusu taşınmaza yakın konumda ve aynı kamulaştırma konusu olan 3301, 3302 ve 3305 parsel sayılı taşınmazların paydaşlarınca açılan davada Mart 2013 değerlendirme tarihi itibarıyla tespit edilen 65,00 TL/m² birim bedelinin Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2015/2846 Esas sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiği de dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığından davalı idare vekilinin istinaf sebeplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi, aynı bölgeden Dairemize intikâl eden dosyalar dikkate alındığında yerindedir.

3. Kök 512 parsel sayılı taşınmaz üzerinden yapılan kamulaştırmada, 2942 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi gereğince tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden usulüne uygun olarak gerekli araştırma yapılmadan, adresine ulaşılamaması nedeniyle o tarihteki malike karşı gazete ilanı yapılmış olduğundan kesinleşmiş bir kamulaştırma işleminden söz edilemeyeceğinden davacının hissesi oranında tazminat bedeline hükmedilmesi doğrudur.

4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı idare vekilinin aşağıdaki paragraflar kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Dava konusu taşınmaz hüküm fıkrasında açıkça belirtilmediği gibi, ada numarası 142 olduğu hâlde, gerekçede 152 ada ve 142 ada olarak çelişkili yazılması nedeniyle infazı zorlaştırıcı karar verilmesi ve taşınmazın davalı idare adına tescil edilmesi gerekirken yazılı şekilde terkin kararı verilmesi doğru görülmemiştir.

6. Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının (2) numaralı bendinin tamamen çıkartılmasına, yerine “Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 142 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki davacı hissesinin tapu kaydının iptali ile davalı idare tesciline" cümlesinin yazılması, hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak “Taşınmazın tapu kaydında yer alan takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılması” cümlesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.