Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1315 E. 2024/64 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve Hazine adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı, faiz ve vekalet ücreti konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10/8. maddesindeki bazı ibareleri iptal eden kararı ile AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararları gözetilerek, mahkemenin hesaplama hataları düzeltilmiş, faiz başlangıç tarihi ve vekalet ücreti hususunda düzeltme yapılarak karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/72 Esas, 2019/187 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya ili, Ferizli ilçesi, ... Mahallesi 2203 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 27.05.2016 tarihli ve 2015/378 Esas, 2016/192 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin12.02.2019 tarihli ve 2018/10515 Esas, 2019/1895 Karar sayılı bozma ilâmı ile dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın üstün ve eksik yönleri karşılaştırılırken puanlama tablosunda emsale ait kısımda kat oranının hataen farklı yazıldığı, dava konusu taşınmaz ile emsale ait emlak vergisine esas rayiç m² değerleri ve sözü edilen taşınmazların imar uygulaması sonucu oluşan parseller olup olmadığı araştırılıp bu hususlara ilişkin yazı cevapları getirtilmediğinden denetlenemeyen raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı ve davalının yanlış gösterildiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne kamulaştırma bedelinin tespitine, taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırmadan arta kalan alan yönünden değer azalışı verilmesinin yerinde olmadığını, arsa niteliğindeki taşınmazların arta kalan kısımlarında değer azalışı ve artışından söz edilemeyeceğini, ilk kararda fazladan 18,00 TL bedel depo edilmiş olup bu bedelin iadesine karar verilmesi gerektiğini, faiz kararının hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın değerinin düşük hesaplandığını, mahkeme kararında belirtilen bedelden daha düşük bedel depo edildiğinden kararda belirtilen bedelin bu nedenle taraflarına ödenemediğini, bu nedenle eksik bedelin depo ettirilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare ve davalı ... vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'la Değişik 2942 sayılı Kanun'un 10/8 inci fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine, ilk karar ile tespit edilen kamulaştırma bedeli acele el koyma bedelinden mahsup edildikten sonra kalan bedele de ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerekmektedir.

4. Davacı idare tarafından fazladan depo edilen miktarın hükümde gösterilmemiştir.

5. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun’un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare ve davalı ... vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulüne,

a) Mahkemenin gerekçeli kararının hüküm fıkrasının dördüncü paragrafında yer alan "Acele el koyma dosyasında ödenen ve mahkememizin 2015/378 Esas, 2016/192 Karar sayılı kararında belirtilen fark bedel olan 96.593,90-TL'nin" ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine "İlk karar ile tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma kararı ile tespit edilen bedel mahsup edildikten sonra kalan 69.640,87 TL’nin" ibaresinin yazılmasına,

b) Mahkemenin gerekçeli kararının hüküm fıkrasının dördüncü paragrafında yer alan “7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanunu’nun 10/8 hükmü gereğince bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar 3’er aylık vadeli hesaba dönüştürülerek nemalandırılmasına ve kesinleşen karara göre nemasıyla birlikte muris ...'nın Ankara 1.Sulh Hukuk Mahkemesi 2018/257 Esas, 2018/402 Karar sayılı veraset ilamındaki mirasçıları ..., ..., ..., ... ve ...'ya ÖDENMESİNE,” ibaresinin çıkartılmasına yerine “fark bedel olan 17.635,12 TL’nin muris ... Ankara 1.Sulh Hukuk Mahkemesi 2018/257 Esas, 2018/402 Karar sayılı veraset ilamındaki mirasçıları ..., ..., ..., ... ve ...'ya DERHAL ÖDENMESİNE,” ibaresinin yazılmasına,

c) Mahkemenin gerekçeli kararının hüküm fıkrasının beşinci paragrafında yer alan “Bozmadan sonra tespit edilen kamulaştırma bedelinden bozma öncesi tespit edilen kamulaştırma fark bedelinin çıkartılması sonucu 17.635,12-TL bedele ilk karar tarihi olan 27.05.2016 tarihinden başlayarak son karar tarihi olan 20.10.2019 tarihine” ibaresinin çıkartılmasına yerine “İlk karar ile tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedeli mahsup edildikten sonra kalan 69.640,87 TL’ye 24.04.2016 tarihinden ilk karar tarihi 27.05.2016 tarihine, fark bedel 17.635,12 TL'ye ise 24.04.2016 tarihinden Dairemiz karar tarihine” ibaresinin yazılmasına,

d) Mahkemenin gerekçeli kararının hüküm fıkrasının dokuzuncu paragrafında yer alan “Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” ibaresinin çıkartılmasına,

e)- Mahkemenin gerekçeli kararına ayrı bir paragraf olarak “Davacı idare tarafından fazladan depo edilen 18,00 TL davalılara ödenmiş ise davacı idareye iadesine, ödenmemiş ise varsa işlemiş nemaları ile birlikte davacı idareye iadesine” şeklinde ibare yazılmak suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

08.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.