Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1498 E. 2023/12197 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin davacıya ait taşınmaza kamulaştırmasız el atarak yol geçirmesi nedeniyle, davacının taşınmaz bedelinin tahsili istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: İmar uygulamasının iptaline ilişkin idare mahkemesinde açılan davanın akıbetinin ve sonrasında yapılan işlemlerin belirlenmeden davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/423 Esas, 2022/286 Karard

KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu İstanbul ili, Beylikdüzü ilçesi, ... Mahallesi 760 parsel numaralı taşınmazın hissedarı olduğunu, davalı idarenin dava konusu taşınmaza yol yaparak fiilen el attığını ileri sürerek, taşınmazın bedelinin faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırmasız el atma davasının yasal süresi içinde açılmadığını, el atıldığı iddia edilen kısım yol olarak kullanılmakta aynı zamanda taşınmaza değer kazandırmakta olduğunu, taşınmazın coğrafi konumu biçimi belediyece taşınmazın etrafından geçirilen yolların değer kaybına yol açmaması gibi unsurlar dikkate alındığında, talep edilen tazminat taşınmazın gerçek ve rayiç değeri olmayıp talebin bu şekilde kabulü mümkün olmadığını, davanın kısmi dava olarak açıldığını, bu şekilde açılan davayı kabul etmediklerini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 23.10.2014 tarihli ve 2013/167 Esas, 2014/581 Karar ... kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmaza kısmen el atılarak fiilen yol geçirildiği, 16.04.2013 tarihli ve 853 ... Encümen Kararı ile dava konusu taşınmazı da kapsayan alanda 3194 ... İmar Kanunu'nun 18 inci maddesi uyarınca yapılan ve kesinleşen imar uygulaması sonucunda, davacı payına isabet eden 823 m²den 314.31 m² düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra kalan 508.69 m² için 330 ada 8 parsel ve 435 ada 7 parsellerde malik kılınarak tapuda tescillerin sağlandığı, uygulama sonrası yapılan keşif sonucu alınan teknik raporda dava konusu edilen yol bölümünün uygulama sonucu kesilen düzenleme ortaklık payı içinde kaldığının bildirildiği, davacı tarafından söz konusu uygulamaya ilişkin Belediye Encümen Kararının iptali için açılan İstanbul 1. İdare Mahkemesinin 2013/2083 Esas, 2015/513 Karar ... dosyasında yapılan yargılama sonucunda 19.03.2015 tarihli karar ile imar uygulamasının iptaline karar verildiği, söz konusu uygulamanın iptaline ilişkin İdare Mahkemesinin kararının kesinleşip kesinleşmediği, Belediye Encümenince iptal kararı üzerine yeniden uygulama kararı alınıp alınamadığı ve imar uygulamasına ilişkin işlemlerin geri dönüşüm işleminin gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılıp, en son tapu kayıtları getirtilerek, taşınmaz başında yeniden keşif yapılıp imar uygulamasının iptal edildiği gözönünde bulurdurularak, el atma olgusunun varlığı tespit edilip, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verildiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmından sonra imar planının iptaline ilişkin idare mahkemesinde açılan davada verilen karar Danıştay tarafından onanıp kesinleştiğinden davanın kabulüne, bedeline hükmedilen davacı payının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; imar uygulamasının iptal edilmediğini, bu nedenle kabul kararının yerinde olmadığını, düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılması gerektiğini, davacının 330 ada 8 ve 435 ada 7 parselde hissedar olduğunu, harç ve vekâlet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki davacı ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 ... Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 ... Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 ... Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 ... Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ... kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa ... olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar ... kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 ... Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 ... Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacının 3/9 oranında hissedar olduğu İstanbul ili, Beylikdüzü ilçesi, ... Mahallesi 760 parsel ... taşınmazı da kapsayan alanda 16.04.2013 tarihli ve 853 ... Beylikdüzü Belediyesi Encümeni kararı ile yapılan imar uygulamasının iptali istemine ilişkin açılan davanın yargılaması sonucu İstanbul 1. İdare Mahkemesinin 2013/2083 Esas, 2015/513 Karar ... kararı ile “...dava konusu işlemin iptaline ..” karar verildiği, verilen kararın Danıştay 6. Dairesinin 30.03.2017 tarihli ve 2015/8456 Esas, 2017/2159 Karar ... kararı ile bozulmuş olduğu anlaşılmış olup, dosya kapsamından bozma sonrasındaki aşama tespit edilememekle birlikte, Dairemizin 2023/2068 Esas sayısı üzerinden incelenen Büyükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.10.2022 tarihli ve 2015/392 Esas, 2022/374 Karar ... paydaş dosyasında, paydaş tarafından açılan davanın yine aynı tarihte Danıştay 6. Dairesince bozulduğu, ilgili İdare Mahkemesince bozmaya uyularak “davanın reddine” dair verilen kararın, Danıştay 6. Dairesince onandığı ve kesinleştiğinden kabul kararının bozulmasına karar verilmiş olduğundan, davacının idare mahkemesinde açtığı davaya ilişkin olarak dosyada, bozma sonrasına ilişkin bilgi bulunmadığından gerekli araştırma yapılarak, ilgili İdare Mahkemesince bozmaya uyularak iptal talebinin reddine karar verilip verilmediği ve verilen kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak sonucuna göre bozma ilâmı doğrultusunda karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın şimdilik sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

12.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.