"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/243 Esas, 2022/418 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde kain ... ada 26 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazının gerçek değerinin verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 26.04.2013 tarihli ve 2013/12 Esas, 2013/347 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; bilirkişi raporunun geçersiz olduğunu, dava konusu taşınmaz arsa niteliğinde olduğunu, 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (g) bendi uyarınca, arsalara kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan satışlara göre değer biçilmesi gerektiği, uygun emsale ilişkin bilgilerin toplanıp yeniden keşif yapılarak alınacak rapora göre hüküm kurulması gerektiği, taşınmaz üzerinde bulunan hizar binasının kamulaştırma alanı içinde kalan bölümünün tüm değeri ile, kamulaştırma alanı dışında kalan bölümün, davalının kullanma isteği nazara alınarak, 2942 sayılı Kanun'un 12 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kullanılabilir hale getirilebilmesi için gereken masraflar belirlenip kamulaştırma bedeline eklenerek hüküm kurulması gerektiği, taşınmazın kamulaştırılarak yola dönüştürülen bölümünün yol olarak tapudan terkini yerine, idare adına tesciline karar verilmesi, tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması gerektiği gerekçeleri ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Mahkemenin 11.02.2016 tarihli ve 2014/203 Esas, 2016/45 Karar sayılı kararı ile bozma ilâmına uyularak yapılan inceleme sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmaza komşu 336 ada 6 parsel sayılı taşınmaza aynı kamulaştırma nedeni ile Çekerek Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/302 Esas, 2015/85 Karar sayılı dosyasında Ekim 2013 değerlendirme tarihi itibarıyla 62,58 TL/m²; 336 ada 4 parsel sayılı taşınmaza Ekim 2013 değerlendirme tarihi itibarıyla Çekerek Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/301 Esas 2014/403 Karar sayılı dosyasında 62,58 TL/m² değer biçildiği ve bu metrekarelerin değerlerinin Dairemiz denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşıldığından, bu dosyalardaki bilirkişi raporlarından ayrılma hususunda dava konusu taşınmazın daha önce kesinleşen parsellerin konumları, gelişmişlik durumları da dikkate alınarak bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmadığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma sonrası hükme esas alınan raporda, emsal kıyaslamasının hatalı yapıldığını, kıyaslama yapılırken, mükerrer değerlendirme nedeniyle dava konusu taşınmazın çok değerli sayıldığını, arta kalan kısım imar parseli olacağından değer kaybı olmayacağını, yapının eski hale getirilmesi için belirlenen bedelin hatalı olduğunu, bilimsel verilerden uzak hatalı rapora dayalı kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma ilamından önce hükmedilen bedelin altında bedele hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, ticari özellikte bir taşınmaz olduğunu, taşınmazın konumu özellikleri dikkate alındığında metre-kare bedelinin düşük belirlendiğini, kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer kaybının düşük hesaplandığını, kalan binanın kullanılabilir hale getirilebilmesi için yapılan masrafın düşük belirlendiğini ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.