Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1773 E. 2023/7827 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmaz üzerindeki yapıların bedellerinin tespitinde Bölge Adliye Mahkemesi'nin hatalı değerlendirme yapıp yapmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taşınmaz üzerindeki yapıların kıymet takdiri yapılırken, yapı sınıfı, yıpranma oranı ve eksik imalat payı hususlarında hatalı değerlendirme yaptığı, ayrıca yapının bir kısmının bitişik parsele taştığı ve bu kısım için başka bir dosyada hüküm kurulduğu gözetilerek, mükerrer ödemeye mahal vermemek için ek bilirkişi raporu alınması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/349 Esas, 2022/372 Karar

KARAR : Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/560 Esas, 2020/521 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun davacı idare yönünden esastan reddine, davalı yönünden kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Batman ili, ... ilçesi, ... köyü 106 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; idarenin Kıymet Takdir Komisyonu tarafından belirlenen kısmının hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin davalı tarafa ödenmesine, geri kalan miktarın ise karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bankada üçer aylık vadeli hesapta tutulmasına, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza değer biçilirken çevrede ekilmesi mutat ürünlerin tespit edilerek tek bir yıla ait veriler üzerinden değerlendirme yapmak yerine son beş yıla ait verilerin kullanılması gerektiğini, kamulaştırma yapılacağının duyulduğu durumlarda üretici tarafından bitki deseninin değiştirilebildiğini, yörede yaygın olarak yetiştirilen ve genelde münavebeye alınan ürünler yerine, yörede yaygın olarak yetiştirilmeyen ürünlerin dikkate alınmasının hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının sulu tarımda %5, kuru tarımda %6 alınması gerekirken %4 alındığını, münavebeye esas alınan ürünlerin fiyat ve veriminin yüksek, masraf ve kapitalizason faizinin düşük alınarak metrekare birim bedelinin suni olarak yükseltildiğini, lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; münavebe planının 1/2 oranında uygulanması gerektiğini, münavebe ürünlerinde verim miktarı ve satış fiyatının düşük, üretim masrafının ise yüksek alındığını, % 100 objektif değer artışı uygulanması gerektiğini, yapıların yüzölçümünün eksik, yıpranma paylarının ise fazla hesaplandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir esas alınarak değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta tarafların istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, ancak davacı idare vekilinin istinaf isteminin reddi ile davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabul edilerek belirlenen kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesi ve faiz bitiş tarihi yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Batman ili, ... ilçesi, ... köyü 106 ada 3 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir esas alınarak adil ve hakkaniyete uygun olarak bedelinin tespit edilerek, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline ve baraj gölü sahasında kaldığından tapudan terkinine karar verilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dosyada yapılan incelemede; dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıya kıymet takdir tutanağındaki özellikleri ile hükme esas alınan rapordaki belirtilen özelliklerinin farklı olduğu, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının yayınlanan ve değerlendirme tarihi olan 2016 yılına ait Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkındaki Tebliğe göre yapı sınıfı ve ve yıpranma oranının bilimsellikten uzak olarak gerekçesiz belirlendiği, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların dosyada bulunan fotoğrafları ile uydu fotoğrafları esas alınarak sınıfına uygun birim fiyatları ve yaşları belirlenip buna göre yıpranma payı ve eksik imalat payı düşülerek değer biçilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile bedel tespit edildiği, dosyada mevcut uydu fotoğrafı incelendiğinde taşınmazın üzerinde bulunan yapının bir kısmının bitişik parsel içinde kaldığı Dairemiz denetiminden geçen Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/561 Esas, 2020/299 Karar sayılı dosyada bu yapı bedeline hükmedildiği, kararın Dairemizin 2022/12874 Esas, 2023/1035 Karar sayılı kararı ile yapı bedeli yönünden bozulduğu anlaşıldığından her iki dosyanın birlikte değerlendirilerek yapının hangi taşınmaz sınırlarında kaldığı hususunda ek rapor alınarak mükerrer ödemeye mahal verilmeyecek şekilde bir karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.