Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1860 E. 2023/8432 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkini davasında, davacı idarenin kamulaştırma bedelini süresinde depo edip etmediği hususu.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararından sonra davacı idarenin kamulaştırma bedelini depo ettiğinin banka dekontu ile anlaşılması ve usul ekonomisi gözetilerek, davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesi hususundaki beyanının alınması gerektiği değerlendirilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3798 Esas, 2022/3381 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/447 Esas, 2022/312 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 120 ada 9 ve 18 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza ilişkin Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/92 Esas sayılı dosyası ile kamulaştırma bedelinin tespiti ve davacı adına yol olarak terkini talepli dava ikame edildiğini, davacı kurum tarafından tespit edilen kamulaştırma bedeli depo edilmediğinden davanın reddine karar verildiğini, acele el koyma bedelinin taşınmazın konumu, son yıllarda ilçede yaşanan çok önemli değer artışları ve diğer özellikleri dikkate alındığında taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, tespit edilen değerin, somut emsallere ve piyasa rayiçlerine göre çok düşük kaldığını, taşınmazın uygulama imar planı veya mücavir alan içerisinde bulunması halinde arsa olarak değerlendirilmesi gerektiğini, arazi ise 2021 yılı Lapseki İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri alınarak taşınmazın konumu ve özellikleri göz önünde bulunarak gerçek değerinin tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taşınmazın bedeli depo edilmiş olup dekontun duruşma gününde sunulamadığını, bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın yerleşim yerine, ...-Lapseki-Biga bölünmüş karayoluna, ... Boğazına, Lapseki ilçe merkezine yakın oluşu, üzerinde yetişen ürün ulaşım ve pazarlamada herhangi bir sorun bulunmaması vb. gibi gerekçeler kullanılarak metrekare birim fiyatına %5 objektif değer artışı uygulandığını, fakat söz konusu objektif değer artışı gerekçelerinin kapitalizasyon faiz oranı belirlenirken dikkate alınan unsurlar olup, metrekare birim fiyatına uygulanan objektif değer artışının hatalı olduğunu, net gelir hesabını yaparken münavebe sistemine dahil edilen ürünlerin masraf değerlerinin brüt gelirin 1/3’ü oranında belirlendiğini oysa ilçe tarım verilerindeki değerlerin esas alınması gerektiğini ve idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 Sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince; kamulaştırma bedel tespiti davalarında davacı idareye belirlenen bedeli depo etmesi için iki kez 15 günlük süre verileceği düzenlenmiş olup, eldeki davada İlk Derece Mahkemesince usulüne uygun şekilde iki kez süre verilmesine rağmen bedelin depo edilmediği anlaşıldığından davanın reddine yönelik İlk Derece Mahkemesinin karar usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz itirazında bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek taşınmaz bedelini depoettiklerini, usul ekonomisi gereğince kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de, sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinden sonra 11.01.2023 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.