"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/66 Esas, 2022/1994 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/300 Esas, 2021/412 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davaya konu 101 ada 2, 3, 4, ve 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kabulüne, 101 ada 6 parsel yönünden ise konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Trabzon ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 101 ada 2, 3, 4, 5, ve 6 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinini talep etmiş, davacı idare vekili tarafından sunulan 10.09.2019 tarihli dilekçe ile dava konusu 101 ada 6 parsel sayılı taşınmazın malikleri ile uzlaşma sağlandığından kamulaştırılmasından vazgeçtikleri bildirilmiş, uzlaşmaya dair satın alma tutanağının dosyaya sunulduğunu beyan etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesinde belirtiği kamulaştırılmaya konu ... tapusuna kayıtlı ...'de bulunan 101 ada 6 parsel nolu taşınmaz ile ilgili taraflar arasında uzlaşma sağlandığını, davacının bu parsel ile ilgili beyanını aynen kabul ettiklerini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu 101 ada 2, 3, 4, ve 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine, davaya konu 101 ada 6 parsel yönünden ise konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ve emsal taşınmazın tüm olumlu ve olumsuz özellikleri tek tek incelenmeden eksik ve üstün yanları açıklanmadan, karşılaştırma yapmadan genel nitelikteki değerlendirmelerle yetinilerek rapor hazırlandığını, bedelin yüksek belirlendiğini ve lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını belirterek kararının kaldırılması talep edilmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği dava konusu taşınmazlardan 101 ada 5 parselin bir kısmının daha önce yine davacı kurum tarafından, Mahkemenin 2020/247 Esas, 2021/322 Karar sayılı dava dosyasında kamulaştırıldığı, burada 2017 olan değerlendirme tarihi itibari ile bulunan m² bedeli, eldeki dava tarihine güncellendiğinde, davacı kurum aleyhine daha fazla m² bedeline ulaşıldığı, belirtilen dava dosyasının Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin, 26.04.2021 tarihli ve 2021/1274 Esas, 6285 Karar sayılı ilamı ile onanarak, 101 ada 5 parsel için kesin delil, diğer parseller için ise güçlü delil mahiyetinde olduğu, dolayısıyla istinafa gelenin sıfatına göre 2019 olan değerlendirme tarihine göre, 303,46 TL olarak bulunan m² bedelinde bir isabetsizlik olmadığı sonucuna ulaşılmış Anayasa Mahkemesinin 09.05.2019 tarihli ve 2016/9364 başvuru numaralı kararı göz önünde bulundurularak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde istinafa gelenin sıfatına göre bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak, üzerindeki yapılara Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının yayımladığı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğe göre resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı da düşülmek suretiyle, ağaçlara ise yaş, verim ve cins durumuna göre maktuen değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.