"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2012/172 Esas, 2020/277 Karar
KARAR : Kısmen kabulu
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığının arttırılması ile ecrimisilin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın ecrimsel talebi yönünden feragat nedeniyle reddine, bedel artırım talebine ilişkin olarak davalı ... yönünden pasif husumetten reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi eski 234 parsel sayılı taşınmazda 195/11748 oranıyla hissedar olduklarını, taşınmazın davalı ... tarafından yapılan imar uygulaması sırasında bedele dönüştürüldüğünü, ancak bedele dönüştürme işlemi ile ilgili müvekkiline herhangi bir tebligat yapılmadığı gibi bedel de ödenmediğini, takdir komisyonu tarafından tespit edilen bedelin çok düşük olduğunu, bedelinin artırılması ile dava konusu taşınmazın müvekkillerine ait kısmının değerinin ecrimisil miktarlarının tespiti ile ecrimisil bedelinin faizi ile davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetin davanın açılmasına sebebiyet veren Gaziosmanpaşa Belediyesinde olduğunu veya her iki belediyenin nüfus oranına göre husumetin paylaştırılmasını, paylaştırma yapılması halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilerek karar verilmesini ve davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 30.12.2010 tarihli ve 2007/382 Esas, 2010/772 Karar sayılı kararı ile davalı ... hakkındaki davanın pasif husumetten reddine, davalı ... hakkınndaki davanın kabulüne ve ecrimisil talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizce yapılan incelemede; alınan raporların hüküm kurmaya yeterli olmadığı ve taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... hakkındaki davanın pasif husumetten reddine, davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne ve ecrimisil talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan sulh sözleşmesi gereğince esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gibi 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen geçici 11 inci maddesinin Anayasa Mahkemesinin 20.12.2018 tarihli kararı ile iptal edildiği gözetilerek kararın bozulması gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına idarece takdir edilen karşılığının artırılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.092004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Kanun'na eklenen geçici 12 nci maddesi
3.2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi uyarınca uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınıp, emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosuna göre dava tarihine güncellenmesi suretiyle değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Her ne kadar taraflar arasında 02.07.2012 tarihli sulh sözleşmesi yapılmış ise de sözleşmenin 3 üncü maddesinin (C) fıkrası uyarınca mahkemece sulh protokolü yerine, alınan rapor uyarınca tespit edilen bedele hükmedilmesi doğrudur.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine
17.10.2023 tarihinde oy birliğiyla karar verildi.