Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2158 E. 2023/8501 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince taşınmazın net geliri, kapitalizasyon faizi ve üretim masraflarının belirlenmesinde usul ve yasaya uygun hareket edildiği, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin de AİHM ve AYM kararları doğrultusunda olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/3426 Esas, 2022/3731 Karar

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/327 Esas, 2020/100 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı İdare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... ada 9 ve 12 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve acele kamulaştırma dosyasına yatırılan 266.729,36 TL bedelin mahsubu ile acele kamulaştırma dosyasında nemalandırılmak üzere üçer aylık vadeli hesaba yatırılan 55.609,92 TL fark bedel ile eldeki dosyasında nemalandırılmak üzere üçer aylık vadeli hesaba yatırtılan 15.876,02 TL fark bedelin karar kesinleştiğinde neması ile birlikte davalılara hisseleri oranında ödenmesine, acele kamulaştırma dosyasında derhal ödenen bedelin mahsubu ile bakiye 71.485,94 TL'ye dava tarihinden itibaren 4 aylık sürenin bittiği tarih olan 19.04.2020 tarihinden karar tarihi olan 18.06.2020 tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak davacıdan tahsili ile tapu kaydındaki payları oranında davalılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; yıllık ortalama net gelirin yüksek hesaplandığını, münavebeye alınan ürünlerin hatalı olduğunu, zeytin ürünün bir sene ürün verip bir sene vermediğini, bu hususun dikkate alınmadığını, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3 ünden fazla olamayacağına ilişkin hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının düşük hesaplandığını, objektif değer artışının çok yüksek hesaplandığını, muhtesat bedelinin yanlış hesaplandığını ve faizin hatalı uygulandığını ileri sürerek kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamına ve kararın dayandığı gerekçelere göre, dava konusu taşınmazların keşifte yapılan gözlem ve alınan beyanlar doğrultusunda kısmen kuru kapama zeytinlik ve kısmen kuru tarla olarak kabulüyle yörede tarımı yapılan ve Salihli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü 2019 yılı münavebe listesinde yer alan zeytin ürünü ve fiğ, susam, arpa ve tütün münavebesi yapılarak ve % 5 kapitalizasyon faizi uygulanmak suretiyle m² birim fiyat belirlenmesinde, dava konusu taşınmaz kısmının yerleşim yerleri ile ana arterlere yakın konumda olması gibi nedenlerle % 20 oranında objektif değer artışı yapılmasında, taşınmaz üzerinde yer alan yapılara değer biçilmesinde usul ve kanuna bir aykırılık görülmediği, ancak Dairenin ve Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre; arazi niteliğindeki taşınmazlara net gelir yöntemine göre değer tespitinde münavebeye esas alınan ürünlerin üretim masraflarının ekonomik tarım yapmaya engel olacak kadar yüksek alınması doğru olmadığı gibi; brüt gelirinin 1/3 oranından da az olmaması gerektiğinin gözetilmesi, bu itibarla; münavebeye esas alınan susam ürünü için cetvelde belirlenen üretim masrafının, ekonomik tarım yapılmasını engeller seviyede olmamasına karşın brüt gelirinin 1/3'ü esas alınarak hesap yapılmasının hatalı olduğu, dosya arasında yer alan 2019 yılı Salihli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri, bilirkişi kurulunun 28.01.2020 havale tarihli raporu gözetildiğinde irtifak bedelinin Dairece hesaplanabilir olduğu görülmekle, usul ekonomisi de dikkate alınarak bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan kamulaştırma bedeli resen hesaplanarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf mahkemesince yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu, net gelirin yüksek hesaplandığını, münavebe sisteminin hatalı belirlendiğini, objektif değer artışının çok yüksek hesaplandığını, idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... ada 9 ve 12 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değerinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Dava konusu taşınmazın belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre belirlenen kapitalizasyon faiz oranı uygun olduğu gibi üretim masraflarında 2019 yılı Salihli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin esas alınması doğrudur.

4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ile 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerindedir.

5.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.