"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3684 Esas, 2022/713 Karar
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 12. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/1161 Esas, 2022/989 Karar
Taraflar arasındaki bağımsız bölümlere özgülenen arsa paylarının düzeltilerek tapuya tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ana gayrimenkulde bulunan bağımsız bölümlere, değerleriyle doğru orantılı arsa payı verilmediğini Mahkemece yeni arsa paylarının belirlenerek tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar ..., ..., ..., ... vekilleri cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında Zeytinburnu ... Noterliğinin 20.07.2020 tarihli ve 13211 yevmiye numaralı inşaat yapım sözleşmesi akdedildiğini ve bu sözleşmeye istinaden müteahhit firma ... Yapı Gayrımenkul Danışmanlığı ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından bedeli mukabilinde inşaatın yapım işinin üstlenildiğini, davacının sahibi olduğu bağımsız bölümlerin büyüklüğünün diğer daire ile aynı olduğunu ve dubleks daire olmadığını, taraflar aralarında sözleşme yaparak çatı arsa piyesli daire yapılması ve bu dairenin davacıya verilmesine karar verildiğini, davacının da mukabil bir şerefiye bedeli ödeyerek ekstradan arsa payı talep etmeyeceğini beyan ettiğini, diğer maliklerin de bu duruma müsaade ettiklerini, kaldı ki davalılardan ... ve ...'ın mülkiyetinde olan dükkanların diğer bağımsız bölümlerden çok daha değerli olduğunu, davalılardan ...'ın sahibi olduğu bağımsız bölümü dava tarihinden önce satarak devrettiğinden taraf sıfatı bulunmadığını bildirerek davalı ... açısından davanın husumetten reddine, diğer davalılar açısından davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının inşaat yapım sözleşmesi uyarınca kendisine ait olan dubleks dairelerle ilgili arsa payı talep ve dava etmeyeceğine ilişkin beyanının mevcut olduğunu, davacı yanın arsa payı dağılımına karşı hiç bir aşamada itiraz etmediği gibi sözleşme aşamasında da kendi imzası ile arsa paylarının dağılımına iştirak ettiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporu ile haklılıklarının ortaya konulduğunu, eksik incelemeye dayalı hüküm kurulduğunu, kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu taşınmazda kat irtifakının 09.07.2021 tarihinde kurulduğu, davanın 16.07.2021 tarihinde açıldığı, kat irtifakının kurulması sırasında arsa paylarının bizzat tapu maliklerinden davacı tarafından düzenlenmiş olduğu, davacının sonradan arsa paylarının düzeltilmesini istemekte iyiniyetli olmadığı, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde bağımsız bölümlerin arsa paylarının değerleriyle orantılı olup olmadığının tespiti ile yeni arsa paylarının tapu siciline tesciline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 3 üncü maddesi
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 634 sayılı Kanun'un 5711 sayılı Kanun'la değişik 3 üncü maddesi hükmüne göre; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme tüm kanıtları değerlendirerek bağımsız bölümün değeri ile bölüme özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır. Söz konusu işlem yapılırken de bağımsız bölümlerin cinsi, bulunduğu kat, alanı, ısınma sistemi, aydınlanması, mimari kullanımı ve konumu, cephesi ve manzarası gibi hususlar değerlendirme için esas alınır. Değerlendirmeye esas alınacak tarihten sonraki imar durumu ile cins ve manzara değişiklikleri, bakım ve onarım çalışmaları nedenleriyle meydana gelen değer artış ve eksilmeleri dikkate alınmaz. Öte yandan, kat irtifakı veya kat mülkiyetinin kurulması sırasında arsa payları bizzat kendileri tarafından düzenlenmiş olan kat maliki veya maliklerinin sonradan arsa paylarının düzeltilmesini istemekte iyiniyetli olup olmadıklarının ve ayrıca arsa paylarının düzeltilmesini isteyen kat malikinin bu isteminde korunmaya değer bir hukuki yararının bulunup bulunmadığının mahkemece dikkatle değerlendirilmesi gerekir.
3. Dava konusu ana gayrimenkulde 08.01.2021 tarihinde kat irtifakının , 09.07.2021 tarihinde ise kat mülkiyetinin tesis edildiği hususunda uyuşmazlık yoktur. Davacı vekâleten kat irtifakı tesisinde bulunmak sureti ile arsa paylarını kendisi belirlemiştir.
4. Taşınmaza ait kat mülkiyeti ve kat irtifakı tesisi belgeleri birlikte değerlendirildiğinde davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.