Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2828 E. 2023/10213 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, taşınmazın niteliğinin doğru belirlenip belirlenmediği ve ilk derece mahkemesinin bozma kararına uygun hüküm kurup kurmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, bozma kararında belirtilen hususlara uygun şekilde taşınmazın değerini tespit etmesine rağmen, bozma öncesi kararda verilen tescil hükmünü tekrarlamaması usul hatası olarak değerlendirilerek, hükmün bu yönde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/228 Esas, 2022/466 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Pendik ilçesi, ... Mahallesi 1042 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın satın alma suretiyle tapuda 23.10.1985 tarihli ve 3411 yevmiye numarasıyla malik olan müvekkil ... adına kayıtlı olduğunu, dava konusu taşınmazlar arsa vasfinda olduğunu, belediye sınırları içinde ve belediye hizmetlerinden faydalanmakta olup etrafının meskun olduğunu, emsal karşılaştırması suretiyle değer belirlenmesi gerektiğini davacı idareyle anlaşmalarının mümkün olmadığını, gerçek ve hakkaniyete uygun kamulaştırma bedelini tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 21.06.2018 tarihli ve 2016/177 Esas, 2018/329 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 18.06.2020 tarihli ve 2019/1139 Esas, 2020/787 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmaza yakın konumda olan, aynı kamulaştırma kapsamında yer alan Pendik ilçesi, ... Mahallesi 376 parsel sayılı taşınmaza; İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/246 Esas, 2017/138 Karar sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibarıyla arsa olarak değer tespit edildiği ve kararın Dairemizce onandığı gözetildiğinde dava konusu taşınmazın niteliği tam olarak tespit edilmeden arazi olarak değerlendirme yapan rapor inandırıcı görülmediğinden, dava konusu taşınmazın değeri tespit edilirken öncelikle taşınmazın niteliğinin tespit edilmesi gerekli olup, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 29.06.2016 tarihi itibarıyla imar planı içerisinde olup olmadığı, imar planı içerisinde ise tarihi, ölçeği ve türü (1/1000, 1/1500, 1/25000 uygulama, nazım ..) araştırılarak 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde olmadığının tespiti durumunda belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun olup olmadığı diğer ölçekli plan dahilinde ise plandaki konumu, plan kapsamında alınma amacı, yerleşim yerine uzaklığı, şehrin gelişme istikametinde olup olmadığı hususları ilgili Belediye Başkanlığından sorulduktan sonra, arsa mı yoksa arazi mi olduğu tespit edilerek sonucuna göre seçilecek bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak karar verilmesi, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın davacı idare adına tesciline ilişkin ilk karar kesin olduğundan, bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas alınan raporda üretim masraflarında hesaplama hatası yapıldığını, objektif değer artışı ile bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekilleri temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, önemli merkezlere yakın konumda olduğunu, aynı kamulaştırma kapsamındaki 376 parsel sayılı taşınmazın yargılama sırasında değerlendirilmediğini, dava konusu taşınmazdan ifraz olan 1299 parsel sayılı taşınmazın arsa olarak değerlendirildiğini, aynı taşınmazın farklı değerlendirilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bozma ilamına uygun karar verilmediğinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki İstanbul ili, Pendik ilçesi, ... köyü 1042 parsel taşınmaza net gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakta olup taraf vekillerinin aşağıdaki husus dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

4. Mahkemece verilen ilk karar bozma ile ortadan kalktığından, ilk kararla tescil hükmü kurulduğundan bahisle yeniden tescil kararı verilmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine “Dava konusu İstanbul ili, Pendik ilçesi, ... Mahallesi, 1042 parsel sayılı taşınmazın 2.130,90 m²lik kısmına yönelik davalı adına olan tapunun iptali ile davacı İSKİ adına tapuya tesciline'' cümlesinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.