Logo

5. Hukuk Dairesi2023/3314 E. 2023/10107 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı idarenin kamulaştırma bedeli ödemesine rağmen davalı tarafından tapuda ferağ verilmemesi nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasının reddine ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na göre açılan tescil davalarında, davalıya yargılama giderinin yükletilmemesi için davalının davayı kabul ettiğini beyan etmesi veya tapuda ferağ için davet edilmiş olması gerektiği, somut olayda davalıların davayı kabul etmedikleri ve davadan önce tapuda ferağ için davet edilmedikleri gözetilerek, davalılar aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1626 Esas, 2023/142 Karar

KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/370 Esas, 2021/626 Karar

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalı ... yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 134 ada 64 parsel (eski 841 parsel) sayılı taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedellerinin banka hesabına yatırılarak noter tebligatlarının yapıldığını, davalılarca müvekkili idare aleyhine Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/690 Esas sayılı dosyasında tezyidi bedel davası açıldığını ve hükmedilen bedelin müvekkili idarece ödendiğini, böylece kamulaştırma işleminin kesinleştiğini, buna karşılık davalı tarafça tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırma kararı sonrasında gönderilen noter tebligatına dayanılarak henüz kamulaştırma bedeline ilişkin tespit yapılmadan müvekkilinden ferağ vermesinin beklenemeyeceğini, kaldı ki noter tebligatlarının veya ferağ işlemine ilişkin davetin usulüne uygun olarak müvekkile tebliğ edildiği ortaya konulamadığı gibi, kamulaştırma bedelinin de ödendiğinin ispat edilemediğini, davacı idare aleyhine bedelin ödenmesi için icra takibi başlatılmışsa da, alacağın müvekkile ödendiğine dair herhangi bir belge veya makbuz sunulamadığını, davanın açılmasında müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine gerekçe olarak gösterilen Yüksek Mahkeme kararlarının 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davalarına ilişkin olduğunu, oysa eldeki davanın 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescil davası olduğunu, davalı tarafın yıllar önce kamulaştırma bedelini almasına karşın müvekkili idare lehine ferağ vermediğini, dolayısıyla bu davanın açılmasına sebebiyet verdikleri, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescil kararı verilmesinin hatalı olduğunu, noter tebligatlarının veya ferağ işlemine ilişkin davetin usulüne uygun olarak müvekkile tebliğ edildiği ortaya konulamadığı gibi, kamulaştırma bedelinin de ödendiğinin ispat edilemediğini, bu husustaki itirazlarına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince gerekçe bile gösterilmediğini, davacı idare aleyhine bedelin ödenmesi için icra takibi başlatılmışsa da, alacağın müvekkile ödendiğine dair herhangi bir belge veya makbuz sunulamadığını, davanın açılmasında müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle müvekkili lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken aksi şekilde davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 sayılı Kanun'a göre açılan tescil davalarında, davalıya yargılama giderinin yükletilmemesinin davalının cevap lahiyasında veya en geç ilk oturumda hazır bulunarak davayı kabul ettiğini beyan etmesi halinde mümkün olacağını, dosya içindeki belgelerden tapu kaydı maliki olan davalıların davadan önce tapuda ferağ için davet edilmedikleri, ancak dahili davalılara usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edildiği halde davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi tapuda tescil için ferağ vermediklerinin anlaşıldığı, bu kapsamda dahili davalılar aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile vekâlet ücretine hükmedilmemiş olması, taşınmazın takyidatlardan ari olarak tesciline karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde tescil hükmü kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun davalı ... yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden kabulü ile düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi ile 24.04.2001 tarihli 4650 sayılı Kanun’un 21 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen ana kanuna işlenemeyen geçici 1 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ...'tan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.