Logo

5. Hukuk Dairesi2023/3335 E. 2023/9963 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli davası sonucunda kamulaştırmanın kesinleşmesine rağmen davalı tarafından tapuda ferağ verilmemesi üzerine açılan tescil davasında, davalının davayı kabul etmesi halinde davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın, davacı idarenin ferağ davetine maruz kalmaksızın ilk duruşmadan önce davayı kabul etmesi nedeniyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 312. maddesi gereğince davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin isabetli olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1144 Esas, 2023/107 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/402 Esas, 2020/277 Karar

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’un (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 147 parsel sayılı taşınmazın tamamının usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, davalı tarafından kamulaştırma bedelinin artırılması davası açıldığını, kamulaştırmanın kesinleştiğini; ancak davalı tarafından tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazın tamamının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçelerinde özetle; davayı kabul ettiklerini, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin aleyhlerine hükmedilmemesini talep etmişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne taşınmazın davalı adına kayıtlı bulunan tapusunun iptali ile davacı idare adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın davacı idarece kamulaştırılması nedeniyle işbu davanın açıldığı, davalının dava açılmadan önce tapuda ferağ verilmesi için davet edilmediği, ayrıca davalının ilk duruşmadan önce bir dilekçe ibraz ederek davayı kabul ettiğini bildirdiği ve Mahkemece de kabul beyanı nedeniyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşıldığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 312 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin yerinde olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanunu’nun mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dava konusu taşınmazın davacı idarece kamulaştırılması nedeniyle işbu davanın açıldığı, davacı idare tarafından dava açılmadan önce davalıların ferağ vermeleri yönünde davet edilmediği ve davalının ilk duruşmadan önce davayı kabul ettiği nazara alındığında, davanın kabulü ile davacı idare lehine vekâlet ücretine karar verilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.