"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3277 Esas, 2023/3 Karar
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/184 Esas, 2022/589 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü duruşma açılmak suretiyle kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Afyonkarahisar ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 258 ada 7 parsel (eski 2367 parsel) sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara derhal ödenmesine ve dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz sulu tarım arazisi olmadığını, kuru tarım arazisi olduğundan kuru tarım arazileri için bölgede uygulanan münavebe sisteminin uygulanması gerektiğini, bilirkişi raporunda arazinin yıllık ortalama net gelirinin yüksek hesaplandığını, arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken son 5 yıla ilişkin olarak İlçe Tarım Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının ortalamasının dikkate alınması gerektiğini, objektif değer artışının fahiş şekilde yüksek belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; objektif değer artışı oranının düşük olduğunu, dava konusu taşınmazın arsa olarak nitelendirilmesi gerektiğini, taşınmazın sulu tarım yapılacak vaziyette olup arazide yılda 2 ürün alındığını, raporlarda taşınmazın yıllık getireceği net gelir değerlendirmesinde tarım ürünü olarak yalnızca buğday, fiğ ve arpanın baz alınmasının doğru olmadığını, yüksek enflasyon sebebiyle taşınmazlarda çok yüksek oranda değer artışları yaşandığını, bankaya depo edilen kamulaştırma bedellerinin yasal faizin bile altında nemalandırıldığını, kaldı ki fark bedele işletilen yasal faiz de müvekkilin enflasyon farkından doğan zararını karşılamadığını, birbirine sınırdaş olan bir çok taşınmaz arasında çelişkili raporların mevcut olduğunu, taşınmazın bulunduğu bölgede yapılaşmanın çok yaygın olup sanayi bölgesi olduğunu, belediyenin su şebekesi ve elektriğin arazinin içinden geçtiğini, alt yapı hizmetlerinden abonelik yapıldığı takdirde faydalanabileceğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza sulu arazi olarak değer biçilmesi yerinde ise de bölgede yaygın olarak ekilen silajlık mısır, kırmızı pancar, buğday ve biberin net geliri esas alınarak ve % 200 oranında objektif değer artışı uygulanmak suretiyle kamulaştırma bedelinin 983.011,49 TL olduğunun tespitine dair 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 356 ıncı maddesi gereğince duruşma açılarak İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değer biçilmesinde, tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesinde ve dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Dava konusu taşınmazın sulama kaynağı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda açıklandığı gibi Dairemiz denetiminden geçen 258 ada 14 parsel sayılı taşınmaz da dikkate alınarak sulu arazi olarak değer biçilmesi yerindedir.
4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5. Dava konusu taşınmaz ... ilçesi, ... Mahallesinde olduğu halde ilçe adı gösterilmeden ve mahalle adı hatalı yazıldığı gibi, acele el koyma dosyasında üçer aylık vadelide nemalandırılarak esas hakkındaki dava kesinleşince ödenmesine karar verilen 114.963,94 TL ile İlk Derece Mahkemesince hükmedilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubu ile oluşan fark bedel 243.273,70 TL’nin 17.11.2021 tarihli karar ile ödenmelerine karar verildiğinden toplam 358.237,64 TL’ye 04.04.2020 tarihinden 17.11.2021 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, yazılı şekilde faiz bitiş tarihinin hatalı gösterilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;
a) 5 inci ve 6 ncı bendindeki “Susuz Köyü” ibaresinin çıkartılarak yerlerine ayrı ayrı “... ilçesi, ... Mahallesi” ibaresinin yazılması,
b) 7 nci bendindeki “243.273,70 TL'sine davanın açılma tarihinden dört ay sonraki gün olan 04/04/2020 tarihinden ilk derece mahkemesinin karar tarihi olan 07.09.2022 tarihine kadar” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “toplam 358.237,64 TL’sine 04.04.2020 tarihinden 17.11.2021 tarihine kadar” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.