"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1665 Esas, 2022/2852 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde;Bursa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1324 ve 1340 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 25 inci maddesine göre tebliğ edilmesi gereken evrakların tebliğ edilmediğini, dava konusu taşınmazların Belediye mücavir alanında yer alıp, meskun mahalde bulunduğunu, bu nedenle arsa vasfında olup taşınmazın gerçek değerinin tespitini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, tespit edilen kamulaştırma bedeli ile kıymet takdir komisyon bedeli arasındaki farkın üçer aylık vadeli hesaba yatırılarak nemalandırılmasına, acele kamulaştırma ve kıymet takdir raporundaki bedel arasındaki farkın derhal ödenmesine, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Anayasa Mahkemesinin 26.04.2021 tarihli ve 2019/1545Esas, 2021/925 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesi iptal edilmiş olup bedelin hak sahiplerine karar ile birlikte derhal ödenmesine ve istinaf karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesine karar verilmesi gerektiğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin objektif değer artışı oranına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile %230 objektif değer artışı uygulanarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere hüküm kurulmuştur.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 26.04.2021 tarihli ve 2019/1545 Esas, 2021/925 Karar sayılı kararının karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda dava konusu 1324 parsel sayılı taşınmazın arta kalan alanı yönünden %50 değer kaybı takdir edildiği, davacı idarenin istinaf isteminin reddine karar verilerek davalının istinaf talebi kabul edildiği halde, arta kalan alan için değer düşüklüğü bedeline hükmedilmemesi ve davacı idare harçtan muaf olduğu hâlde, davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının yargılama giderleri içerisine dahil edilerek harçtan sorumlu tutulması nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin 23.11.2022 tarihli ve 2022/1665 Esas, 2022/2852 Karar sayılı kararı ile bozma ilamına uyularak 1324 parsel sayılı taşınmazın değer düşüklüğü oranı hesaplanarak (12.542,78 TL) fark bedelin depo ettirilerek tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden kabul kararı verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; uygulanan kapitalizasyon faiz oranı doğru olmayıp sulu tarım arazileri için %5, kuru tarım arazileri içinse %6 olarak uygulanması gerektiğini, %230 objektif değer artış oranının fahiş olduğunu, dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının parselin bütününe, getirisine ve münavebe durumuna herhangi bir olumsuz etkisi olmadığından, taşınmazın kamulaştırma sonrası arta kalan kısmı için takdir edilen %50 değer azalışının kabul edilemeyeceğini, ... Mahallesi 1365 parsel sayılı taşınmazın idarece 978,89 m²lik kısmının kamulaştırılması talep edilmiş olup arta kalan alana da %50 değer azalışı verildiğinden artık arta kalan kısmın da kamulaştırılmasını talep ettiklerini, arta kalan alanının tamamının bedelinin depo edildiğini, 1365 parsel sayılı taşınmazın da tamamının idare adına tescili ile yol olarak terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihaî kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.