Logo

5. Hukuk Dairesi2023/3798 E. 2023/10239 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, tespit edilen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlar kıyaslanarak ve taşınmaz üzerinde yapı bulunmadığı gözetilerek tespit edilen kamulaştırma bedelinde isabetsizlik görülmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/635 Esas, 2022/3423 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/195 Esas, 2021/617 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, Alipaşa Mahallesi, 260 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar kayyımı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dosyasının ... defterdarı tarafından takip edilecek olup yetki belgesinin sunulduğu, davacı idare tarafından taşınmaza takdir edilen bedelin düşük olduğunu beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine, tapu kaydının iptali ile davacı kurum adına tesciline, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk kararda kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmiş olmakla davalı bu kararı istinaf etmediğinden usuli kazanılmış hak oluştuğunu, nitelik olarak dava konusu taşınmazla benzerliği olmayan kat mülkiyeti tesisli mesken nitelikli bağımsız bölümün emsal alınmasının doğru olmadığını, tespit edilen bedelin emlak vergisine esas m² değerleri ile uyumlu olmadığını, kamulaştırma davalarında tespit edilen ilk bedele ilk karar tarihine kadar, sonraki fark bedele ise ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı istinaf etmiştir.

2.Davalılar kayyımı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi heyetinin yeterli olmadığını, bu bağlamda önceki beyanların tekrar edildiğini, davaya konu mütemmim cüzlerin veya yapının taşınmaz üzerinde olup olmadığı hususunun tam araştırılmadığını, usulsüz emsal değerlendirilerek taşınmaz bedelinin düşük hesaplandığını ileri sürerek kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, Alipaşa Mahallesi 260 ada 15 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibari ile doğru olduğu gibi, davacı idare tarafından düzenlenen kıymet takdir raporunda ve acele el koyma dosyasında taşınmaz üzerinde yapının olmadığı tespit edildiğinden yapı bedelinin tespit edilmemesinde bir isabetsizlik görülmediği davalı, dava açmaya sebebiyet vermediğinden ve 2942 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi gereğince yargılama giderlerinden davacı idare sorumlu olduğundan ayrıca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi halinde Anayasanın 46 ncı maddesinde düzenlenen "taşınmazın gerçek karşılığının ödenmesi" ilkesi ve dolayısıyla da mülkiyet hakkı ihlali söz konusu olacağından, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu kanaati ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza benzer nitelikteki dosyalarda arsa m² değeri olarak 837,34 TL değer biçildiğini, dava konusu taşınmaza ise 1.267,50 TL değer biçildiğini, kıymet takdir raporunda arsa m² değerinin 600,00 TL olarak belirlendiğini ve bu durumun çelişki oluşturduğunu, dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas m² birim fiyatı daha düşük olduğu hâlde emsalden daha yüksek bedel hesaplanmasının doğru olmadığını, davacı kurum lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, acele kamulaştırma dosyasında tespit edilen bedelin mahsubundan sonra kalan fark bedele ilk karar tarihine kadar, bozma sonrası tespit edilen fark bedele ise ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, Alipaşa Mahallesi, 260 ada 15 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.