"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3222 Esas, 2023/308 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/253 Esas, 2022/222 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, Bafra ilçesi, ... Mahallesi 101 ada 64 parsel numaralı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının belirlediği kamulaştırma bedelinin kabul edilemeyecek kadar düşük olduğunu, kamulaştırma işlemlerinin devamının tarım arazilerine zarar vereceğini, delta ovasının, tarım arazilerinin, kuş cennetinin zarar göreceğini, kamulaştırma işlemi yapıldığında verimli topraklarla, su kaynaklarıyla ve de doğal güzelliklerle dolu olan her türlü canlının yaşayabildiği tarımsal toprak ve bitişiğindeki meraların beton yığınına dönüşeceğini, tarım arazisi ve mera çevresinin, nehir yatağının tertemiz olan havasının kirleneceğini, nehir yatağının yapılacak hal tesisi, büyük tesisler sonucunda kaymaya uğrayacağını, zarar göreceğini ve nehir yatağının zeminine zarar vereceğin,, çevrenin çöp yığınlarıyla kirletileceğini, nakliye ve taşımacılıkta kullanılan araçların bölgeye sürekli olarak giriş çıkış yapmasının bölgenin hava temizliğini yok edeceğini ve tarımsal arazi ve ürünlerin bundan zarar göreceğini ve de bunun tüm çevrenin havasına, suyuna, tarımsal verimliliğine ve verimli tarım topraklarına olumsuz etkisi olacağını, ilgili tarım arazilerinin bulunduğu zemin ve sedde zemininin de yapılaşmaya uygun olmadığını, ... Büyükşehir Belediyesinin Encümen Kararına konu müvekkillerine ait olan tarımsal alanın halen ekili ve dikili olduğunu, dolayısıyla encümen kararı, işlemler sonrasında büyük maddi kayba uğrayacağını yapılacak işlemler sonrası telafisi imkansız zararlar, kayıplar meydana geleceğini, kamulaştırmayı gerektirecek hukuki bir kamu yararının bulunmadığını. söz konusu taşınmaz için m² birim fiyatı olarak 25,00 TL belirlenmesi kabul edilemeyecek kadar az olduğunu, bitişik arazilerde, emsal satışlarda m² birim fiyatı 100,00 TL olduğunu, piyasa rayiçlerinin araştırılarak tespit ettirilmesi gerektiğini, davacı idarenin kamulaştırma talebi ve gerekçesinin yerinde olmaması nedeniyle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, taşınmazın gerçek değerinin emsal değerler, rayiç araştırması, cebri kamulaştırma olması dolayısı ile adil ve hakkaniyete uygun bir şekilde mahkemece tespitine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı idareye yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal seçiminin ve incelemesinin hatalı olduğunu, bedelin fahiş derecede yüksek belirlendiğini belirterek kararın kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin taşınmazın gerçek bedelini yansıtmadığını, taşınmazın arazi olarak değerlendirilmesi gerektiğini, çok verimli olduğunu, düzenleme ortaklık payı kesintisinin %17 olması gerektiğini, işletilen faizlerin de düşük olduğunu, faizlerin sürelerini de kabul etmediklerini, maddi hatalar yapılarak kamulaştırma bedelinin hatalı belirlendiğini belirterek kararın kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer belirlenmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrar etmiştir.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.