Logo

5. Hukuk Dairesi2023/412 E. 2023/5978 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazlar için belirlenen bedelin gerçek değerini karşılayıp karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlarla karşılaştırma, imar durumu, kadastral parsel olma ve düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediği gibi hususlar değerlendirilerek, ilk derece mahkemesinin tespit ettiği kamulaştırma bedelinin hukuka uygun olduğu kanaatine varılarak bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Kasabası Aşağı Mahallesi 275 ada 47 ve 51 parselde kayıtlı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile davacı ... Genel Müdürlüğü adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; taşınmazların gerçek bedelinin tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idarenin kıymet takdir raporları ile mahkeme bilirkişi raporları arasında idare aleyhine sürekli artan yüksek oransızlığın olduğunu, 2017-2018-2019 yıllarında hazırlanan mahkeme bilirkişi raporlarındaki toplam bedellerin, idarece hazırlanan raporlardaki bedellere göre 2 kat daha yüksek hesaplandığını, böylece devletin sürekli zarara uğratıldığını, taşınmaz sahiplerine haksız yüksek meblağlar ödenmesine ve haksız zenginleşmeye neden olunduğunu, hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verildiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usule, Kanuna, Yargıtay içtihatlarına, Anayasa'ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne, adalet ve hakkaniyete aykırı olduğunu, mahkemece dava konusu taşınmaz için emsal karşılaştırması sonucunda belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini karşılamadığını, karara esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın kıyaslanmasında hata yapıldığını, taşınmazların ikisinin de kadastral parsel olduğunu, taşınmazların uygulama görüp görmediği, düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediğinin denetlenmesi gerektiğini, her ikisi de kadastral parsel olan iki taşınmazdan emsale göre dava konusu taşınmazın imar durumu bakımından 30/100 değer verilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazla emsal taşınmazın büyüklük ve nitelik yönünden eşdeğer olmasına rağmen raporda hatalı olarak 60/100 değer verildiğini, yerel mahkemece sadece yasal faiz işletilmesine karar verilmesi nedeniyle Anayasa'nın 46. maddesinin açık bir şekilde ihlal edildiğini, taşınmazın gerçek karşılığının, peşin olarak ödenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazlara, kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsalin satış değeri alınarak, emsalin ve dava konusu taşınmazların birbirlerine üstünlük oranları tartışılıp, değerlendirme tarihi itibarıyla dava konusu taşınmazların ve satışı tarihi itibarıyla somut emsalin imar planı içerisinde kadastro parseli olup, düzenleme ortaklık payı düşülmemiş olması değerlendirilerek kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların tapusunun iptali, davacı adına tesciline dair verilen kararda İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden Kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı ... ile davalı arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.