"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/738 Esas, 2022/2392 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 4. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/1866 Esas, 2020/1244 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan, 18 numaralı bağımsız bölümdeki dükkanın müvekkili ... adına, 19 numaralı bağımsız bölümde ki dükkanın diğer müvekkili ... adına kayıtlı olduğu, aynı taşınmaz üzerindeki 3 numaralı bağımsız bölümdeki dairenin davalı adına kayıtlı olduğu, davalının binanın zemin katında bulunan ve dükkanlara geçmeye sağlayan giriş kısmını kapattığını, müvekkillerine ait dükkanların girişinin tamamen kapatıldığını, belirtilen bu sebeplerden dolayı mimari projenin eski haline getirilmesini, 18 ve 19 numaralı bağımsız bölümdeki dükkanlara pasaj girişinin sağlanması, dükkanlara girişe engel olan yapının eski haline getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların davacılar adına kayıtlı olduğunu, bu 18 ve 19 numaralı bağımsız bölümlerin davacılara aynı binanın 14 daire ve 8 dükkanın mobilya, ağaç doğrama ve montaj hizmetleri karşılığında verilmiş olduğunu, ancak inşaatın bitirilmediğini ve hiçbir iş yapmadıklarını, bu yapılmayan işlerin ayıplı olması nedeniyle arsa sahibi kayınpederi ... 'nın dava açtığını, 40 yıldır söz konusu taşınmaza uğramadıklarını, ... 'nın öldüğünü öğrendiklerinde davacı tarafın evlerine gelip kendisini darp ettiklerini, yanlarında ...'a dükkan satışı yapan ... ve oğlunun olduğunu, darp sonucunda kaburga kemiklerinin kırıldığını, ameliyat olduğunu, %65 engelli durumuna düştüğünü, dükkanların giriş çıkışının kesinlikle engellenmediğini, bahse konu dükkanların girişinin bina içerisinden gerçekleştiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu kapının kapatılmasıyla kendisinin bir ilgisi olmadığını, bu alanı kendisinin kullandığını, bu nedenle mimari projeye bir aykırılık varsa bile bunun sorumlusunun kendisinin olmadığını, bu alanın 30 yıl kadar önce müteahhit tarafından yarım bırakıldığını, sıvaların dahi yapılmadığını, ayıplı yapı olarak bırakıldığının dikkate alınmadığını, yapılan kapı da ayıplı olduğu için arsa sahibi ... tarafından kapı yerine konulmayıp duvarla örüldüğünü, ayrıca binada bulunan dükkanın kendisinin olmadığını, bu dükkanın arsa sahiplerine ait olduğunu, bağımsız bölümdeki dükkanların imar ve iskan ruhsatlarının olmadığını, dava konusu dükkanların iskan ve imar ruhsatı olmadığından dükkan vasfına da sahip olmadığını, bu sebeple bu alanda kat irtifakı söz konusu olamayacağını, mimari projeye uygun olup olmama gibi bir durumun da tartışma konusu yapılamayacağını, bu davada davalı olarak niçin gösterildiğini anlamadığını,bu taşınmazı sadece kendisinin kullanmadığını, açılan davanın haksız olduğunu, husumetin sadece kendisine yöneltilmesinin haksız bir durum olduğunu, söz konusu binada başka maliklerin de bulunmasına rağmen bu davanın niçin sadece kendisine açıldığını anlamadığını, diğer maliklere karşı da bu davanın açılması gerektiğini belirterek yerel mahkemece verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının onaylı mimari projesinde bina girişi olan yeri içerden duvarla kapatıp içeriye bir takım eşyalar koymak suretiyle kendi kullanımında tutarak 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 4 üncü ve 19 uncu maddelerine ve mimari projeye aykırı şekilde ortak alana müdahalede bulunduğu, bu konuda kat maliklerinden yeterli sayıda çoğunlukla gerekli izin ve onayın alınmadığı anlaşıldığından İlk Derece Mahkemesince verilen kararında usul ve kanuna uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki ve sürekli faydalanan oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Dava konusu ana gayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.
3.634 sayılı Kanun'un 19 ncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrımenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.