"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1493 Esas, 2022/1242 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/1349 Esas, 2019/512 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; kat maliklerinin müdahalelerinin önlenmesine, dairenin ve pencerenin duvardan toprak zeminden kurtarılarak açılmasına, dairenin çevresinde toprak, duvar, betonla kapatılan yerlerin açılmasına, kaldırılmasına ve uzaklaştırılmasına tüm dairenin çevresinde mantolamanın tekrardan yapılarak fayans değil dairenin diğer bölümlerinde kullanılan aynı malzemeyle kaplanmasına, müdahalenin önlenmesi kararının yerine getirilmemesi halinde tarafından yapılacak masrafların da kat maliklerinden yasal faizi ile birlikte tahsiline, maddi ve manevi zararlarının hakkının saklı tutulmasına, maddi zararların kat maliklerinden karşılanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ayrı ayrı sundukları cevap dilekçesinde özetle; kat maliklerinin davacının sorunlarına iyiniyet ile yaklaşıp çözmeye çalıştıklarını açılan davanın haksız ve hukuka aykırı talepler içerdiğinden davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararın kanuna aykırı olduğunu, bodrum kat mimari projesinde rampa yazılmadan rampa ile ilgili herhangi bir çizim olmadan sadece bahçe duvarının çizilmemiş olmasının bunun rampa olduğunu göstermeyeceğini, ayrıca kesitlerde de rampanın görünmediğini, bu nedenle mahallindeki mevcut rampanın vaziyet planına ve bodrum kat planına aykırı olarak yapıldığını ve yerinden kaldırılması gerektiğini, bilirkişi raporlarında; mimari projenin bodrum kat planında %10 meyilli olarak gösterilen söz konusu rampadan dolayı 2 No.lu bağımsız bölümün dış cephe duvarlarının ... sularına ve zemin sularına maruz kalması ve 2 No.lu bağımsız bölümün duvarlarında kabarmaların, rutubetlenmenin, dökülmelerin oluşmasının mümkün olacağının belirtildiğini, mimari projede bodrum kat planında %10 meyilli olarak herhangi bir rampa gösterilmemesine rağmen, bilirkişinin bu tespiti nasıl yaptığının anlaşılamadığını, bu nedenle bilirkişi raporunun eksik hazırlandığını, belediyedeki mimari proje üzerinde sonradan elle düzeltme yapıldı ise Tapu Müdürlüğündeki kat mülkiyetine esas mimari proje esas alınarak doğru değerlendirme yapılarak, rampanın mimari projesinde olmadığının tespiti ve mahallinde kaldırılması gerektiğini, rampadan dolayı 2 No.lu bağımsız bölümün muhtemel dairenin duvarlarında kabarmaların, rutubetlenmenin, dökülmelerin önlenmesine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca gösterilen otopark rampasının %10’luk rampayı destekleyip desteklemediği konusunda herhangi bir ölçüm yapılmadığını, cam hizasına kadar şişme yapıldığını ve bu oranın %10’luk rampadan çok daha fazla olduğunu, rampanın eğim ve yüksekliğinin müvekkilinin cam hizasının altına su değmesine ve rutubetlenmesine sebep olduğununu, hususların hiçbiri dikkate alınmadan sunulan bilirkişi raporlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek yerel mahkemece verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olmadığının tespit edildiği böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulduğunu, istinaf taleplerinin incelenmediğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ana gayrimenkulde dava konusu rampanın mimari prjoeye uygunluğunun tespit edildiği, davacının evinin duvarlarında meydana gelen kabarma ve dökülme sonucu olan hasarların ... sularının tahliye sisteminin hatalı olması ve ilk inşa sırasında su yalıtımının yapılmamasından kaynaklı olabileceği belirtildiğinden davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.