"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1946 Esas, 2023/456 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/369 Esas, 2020/138 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların ortak alan çatıya kapalı alan ve daire oluşturmak sureti ile müdahalede bulunduğunu haksız müdahalenin meni ile ortak alanın projeye uygun eski hale getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; dava konusu apartmanda 18 numaralı dairede oturduğunu, söz konusu apartmanda bulunan 14 numaralı daireyi ve üzerinde bulunan çatı katı daireyi müteeahhit ... ve daire sahibi ...'den aralarında yazılı taahhütname ve sözleşme yaparak 19.02.2011 tarihinde 106.000,00 TL bedelle satın aldığını, o dönemde binanın yeni yapıldığını, daire fiyatlarının 70.000-75.000 TL civarında olduğunu, çatı katı daireyi yaklaşık 30.000 TL bedel ödeyerek satın aldığını, çatı katı daireye bedel ödeyerek aldığını davacıların bildiğini, çatı katı daireyi aldığın günden bugüne kadar olan aidat, ortak apartman giderlerini ödediğini, 2018 yılında imar affının çıkması ile birlikte ... Belediyesine başvurarak davaya konu çatı katı daireye ait emlak vergisi bildirimini yaptığını, 2011 yılından bu yana vergi borçlarının tamamını ödediğini, halen de güncel borçları ödemeye devam ettiğini, 2018 yılında İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne müracaat ederek imar affı kapsamında 2.382,44 TL bedel ödeyerek 01.01.2019 tarihinde yapı kayıt belgesini aldığını, böylelikle kaçak olarak görünen çatı katı dairenin resmiyet kazandığını, her ne kadar söz konusu çatı katı dairenin ruhsatı çatı olarak görünse de binanın yapıldığı günden beri en üst katında çatı katı daireler olduğunu ve sonradan yapılmadığını, bunu binada oturan daire sahiplerinin ve davacıların tamamının bildiğini, çatı katının ortak kullanım alanı olduğunu bugüne kadar bilmediğini, imar affı çıkıp yapı kayıt belgesini aldıktan sonra durumun böyle olduğunu öğrendiğini, çatı katının kapatılmasına karar verilirse bu durumun kimseye fayda sağlamayacağını, çatı katı dairenin bilirkişiler tarafından belirlenerek bedeli karşılığında kendisine verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... ve davalı ... vekili ve davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararında tarafına vekâlet ücreti için müddeabih değerinin bilirkişi raporunda belirlenen değerler üzerinden artırılması ve bu hususta harcının tamamlattırılması imkanı sağlanmaksızın eksik hesaplandığını, oysaki yargılama esnasında bilirkişi incelemesi yapıldığını ve davaya konu evlerin değerlerinin bilirkişi tarafından hesaplandığını, bu durumda mahkemece tarafına değerleri tespit edilen dava konusu gayrimenkuller üzerinden harçlarının tamamlanması hususunda süre verilmesi ve harçlarının ikmal ettirilmesi gerektiğini, ikmal ettirilen gerçek değerler üzerinden de lehine vekâlet ücretinin nispi belirlenmesi gerektiğini belirtmiştir.
2. Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; tarafına yapılan tebligatların tamamının oturmadığı ve sistemde kayıtlı olmayan adresine usulsüz bir şekilde yapıldığını, dava konusu çatı katı daireyi yarı daire parası ödeyerek satın aldığını, bu konuda yeterince mağdur olduğu hâlde mahkemenin olmayan çatının da tarafınca yapılmasına hükmederek kendisini mağdur ettiğini, dava konu olan çatı katı dairelerin davacıların ve diğer mülk sahiplerinin bilgileri ve rızaları dahilinde müteahhite yaptırıldığını, böylece davacıların dairelerine daha uygun fiyatla sahip olmasının sağlandığını, tarafından alınan fazla paralar nedeniyle çatı katı daireler verildiğini, yaklaşık 10 yıldır bu daireleri kullanılmakta olduğunu (aidat, ortak kullanım bedeli, duvar yapma bedeli, kuyuaçma bedeli vb.) bütün giderlere normal daire gibi bedel ödendiğini, davacılar iyi niyetli olsaydı anlaşma yoluna gitmeleri gerektiğini, tamamen haksız kazanç ve menfaat elde etmeye çalıştıklarını, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.
3. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin kararının kanuna aykırı olduğundan kabul edilmesinin mümkün olmadığını, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından yapı kayıt belgesi aldıklarını, dosyaya sunulan "Yapı Kayıt Belgesi" isimli belgenin No.su ..., Başvuru Numarası: 1033780, Düzenleme Tarihi, 15.08.2018 olduğunu, bu belge, İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 83/6 Sok. Dış kapı No:8, Ada: 951, Parsel: 5, Bağımsız Bölüm: 18 için alındığını, başka bir anlatımla, yerel mahkemenin yıkım kararı vermiş olduğu çatıdaki yapı için alındığını, dosyaya sunulan "Yapı Kayıt Belgesi" isimli belgenin No'su KRKO2OC3, Başvuru Numarası 1033280, düzenleme Tarihi, 15.8.2018 olduğunu, bu belge, İzmir İli, ... İlçesi, ... Mah. 83/6 Sok. Dış kapı No:8, Ada: 951, Parsel: 5, Bağımsız Bölüm: 19 için alındığını, başka bir anlatımla, yerel mahkemenin yıkım kararı vermiş olduğu çatıdaki yapı için alındığını, yerel mahkemenin bu durumu ayrıntılı olarak araştırmadığını, yerel mahkemenin bu konuyu araştırıp gerekli tespiti yapmış olsaydı, aleyhinde teras katındaki alanın yıkılarak kaldırılmasına dair karar vermeyeceğini, sırf bu nedenden dolayı yerel mahkeme kararının kanunlara aykırı olduğunu, yurt dışında yaşadığı dosyaya sunulan vekâletnameden açıkça anlaşıldığını, yargılama süreci içinde, (bilirkişi raporu veya gerekçeli karar ilişkin) adına yapılan tüm tebligatların kanunlara aykırı olduğunu, bu nedenden dolayı yerel mahkemenin kararının kaldırılması gerektiğini, yerel mahkeme tarafından gerekçeli kararın tebliğ edilmesi için postaya verildiğini, adreste olmadığı için, tebligatı yapacak memurun hakkında aynı apartmanda oturan davacı ...'dan bilgi alındığını, davacı ...'ın davalı hakkında hatalı bilgi verdiğini, daha sonra tebligat yapılacağına dair haber vereceğini beyan etmiş olmasına rağmen davalıya bilgi vermediğini, bu durumun kanunlara açıkça aykırı olup, usulsüz tebligat yapıldığını, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporunun da denetime elverişli olduğu, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınmasında kanuna aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından tarafların istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ana gayrimenkülde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. 634 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalıların mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.
3. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... Kaygusuzdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.