Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5535 E. 2023/6436 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, taşınmazın zemin bedeli ve üzerindeki yapılar için belirlenen bedelin yasalara uygun olduğu ve istinaf başvurusunda yapı bedeline itiraz edilmediği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılan inceleme sonunda mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş, davacı idare vekilinin işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 555 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın köy içerisinde olduğunu ve üzerinde yapılar bulunduğunu, taşınmazın birinci sınıf turizm alanı içerisinde ve her geçen gün turizm yönüyle gelişen ve değer kazanan bir alanda ve arsa vasfında olduğunu belirterek bu niteliklerine uygun bedel tespit edilmesi gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 02.10.2017 tarihli ve 2017/51 Esas, 2017/414 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve vekille temsil edildikleri için taraflara vekâlet ücreti ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 31.05.2018 tarihli ve 2018/354 Esas, 2018/1537 Karar sayılı kararı ile ... ili, ... ilçesi, ... köyü 555 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesinde, üzerinde bulunan yapılara ise aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı idare vekilince yapılan istinaf isteminin esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile davacı idare yararına vekâlet ücreti takdiri yönünden ve re'sen de harca ilişkin olarak gerekçeli kararın hüküm fıkrasının ilgili bölümleri düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizce yapılan inceleme sonucu, arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilerek, tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine ilişkin İlk Derece Mahkemesinden verilen karara karşı davacı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi, davalı vekilince yapılan istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile hükmün davacı idare yararına vekâlet ücreti takdiri ve harca ilişkin bentlerinin düzeltilerek, yeniden hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmediği; ancak taşınmaz üzerinde bulunan yapılar yönünden resmi birim fiyatlarına göre hesaplanan bedelden yıpranma payı düşülerek bulunan miktara hükmedilmesi gerekirken, yapıların merkezi konumda ve ulaşımın kolay olması, bölgenin rafting turizmine açık olması, pansiyon turizmi imkanı gibi yasal olmayan gerekçelerle, dükkan bölümüne %100, konut kısımına ise %15 oranında şerefiye bedeli eklenmek suretiyle fazla bedel tespiti hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B.Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Direnme Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.09.2020 tarihli ve 2019/3005 Esas, 2020/1042 Karar sayılı kararı ile bozma ilâmına direnilmesine karar verilmiştir.

C.Dairemizce Yapılan İnceleme Sonucu Dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna Gönderilmesi Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.09.2020 tarihli ve 2019/3005 Esas, 2020/1042 Karar sayılı direnme kararının Dairemizce incelenmesi sonucunda; 06.11.2019 tarihli ve 2018/9449 Esas, 2019/17658 Karar sayılı Dairemiz bozma ilamı usul ve Kanuna uygun bulunmuş olup mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, Dairemizin 10.03.2021 tarihli ve 2020/11551 Esas, 2021/3047 Karar sayılı ilâmı ile temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanun'un 43 üncü maddesi ile değişik 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

D. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.09.2020 tarihli ve 2019/3005 Esas, 2020/1042 Karar sayılı bozma ilamına direnme kararı üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılan inceleme sonunda verilen 29.03.2023 tarihli ve 2021/5-338 Esas, 2023/285 Karar sayılı ilam ile; davacı idare vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulurken sunulmuş olan dosyada mevcut 22.12.2017 havale tarihli istinaf dilekçesi incelendiğinde; istinaf sebebi olarak sadece zemin bedelinin yüksek belirlendiğine ilişkin itirazların ileri sürüldüğünü, yapı bedeline yönelik olarak ise herhangi bir itirazda bulunulmadığını bu sebeplerle de Bölge Adliye Mahkemesince istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak davacı idare vekilinin tüm istinaf itirazlarının reddedilmesine ilişkin karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle, Mahkemenin direnme kararının uygun bulunduğu ve davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranının ve objektif unsur oranının hatalı belirlendiğini, tespit edilen bedelin fahiş olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3.Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Arazi niteliğindeki Düzce ili, Cumayeri ilçesi, Dokuzdeğirmen köyü 555 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir metoduna göre, üzerindeki yapılara ise aynı Kanun'un (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek ve istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak değer biçilmek suretiyle adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.