Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5831 E. 2024/420 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve kamulaştırmadan arta kalan kısım için değer kaybı bedeli ödenip ödenmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında kamulaştırma bedelinin bir kısmına kararın kesinleşeceği tarihe kadar faiz işletilmesine karar verilmesinin infazda tereddüt yaratacağı gözetilerek, bu husus düzeltilerek karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/132 Esas, 2023/99 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İzmir ili, Dikili ilçesi, ... Mahallesi 2048 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın bir kısmının kamulaştırmak istediğini, ancak yapılacak olan gölet sebebi ile kamulaştırılması istenen kısım dışında kalan gayrimenkul kısmının gölete su toplanması ile birlikte davalı müvekkilince kullanılamayacağını, gayrimenkule ulaşım imkanının kalmayacağını, ayrıca göletin su tutması esnasında öngörülenden fazla su tutması halinde kullanılmasının da fiilen mümkün olmayacağını, bu nedenlerle gayrimenkulün tamamının kamulaştırılmasını ve bu kısmının da bedelinin ödenmesi gerektiğini, aksi halde yararlanma imkanı bulunmayan bu arta kalan kısım ile ilgili olarak değer kaybı bedelinin hesaplanmasını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 26.05.2016 tarihli ve 2015/682 Esas, 2016/262 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmazın kapama kuru zeytin bahçesi niteliğinde olduğu, taşınmaz bedeli belirlenirken bilirkişi raporunda taşınmaz işletme gideri ile müteferrik giderlerin masraflara dahil edilmesi suretiyle az bedele hükmedildiği, kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması gerektiğini, kamulaştırmadan arta kalan 886,38 m² bölümünde % 60 oranında değer azalışına hükmedildiği, kısmi olarak yapılan kamulaştırmalarda kamulaştırmadan arta kalan kısımdaki değer kaybının % 50 oranını geçmesi halinde, davalıya % 50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinemeyeceği sorularak, yetindiği takdirde bu miktara göre hüküm kurulması, yetinmediği takdirde davacı idareye geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek suretiyle taşınmazın tamamının mülkiyet hakkını kazanma imkanı sağlanması ve talebi halinde taşınmaz bedelinin tamamına hükmedilmesi, aksi halde bilirkişi kurullarınca belirlenen değer azalış oranına göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, taraflara yukarıda açıklanan hususlarda beyanda bulunmaları için mehil verilip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 14.01.2020 tarihli ve 2019/130 Esas, 2020/12 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; bozma ilamı doğrultusunda davalıya kamulaştırılan alan dışında kalan kısımda % 50 oranında değer kaybını kabul edip etmediğinin sorulduğu, davalı vekili tarafından sunulan 11.06.2019 tarihli beyan dilekçesinde, belirlenen değer kaybı oranının düşük olduğunun bildirildiği ancak, kamulaştırma dışında kalan alanın tamamının bedelinin ödenmesi suretiyle mülkiyet hakkını kazanma imkanın bulunduğunun davacı idareye bildirilerek alınacak cevaba göre değerlendirme yapılması, kalan alanın mülkiyet hakkının idarece istenilmemesi halinde; bilirkişi kurullarınca belirlenecek değer azalış oranına göre karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmazın 1019,62 m²lik kısmının davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, metrekare bedelinin yüksek belirlendiğini, kalan kısmın ... ait içme suyu projesi kapsamında mutlak koruma alanında kaldığından mükerrer ödeme söz konusu olacağını, usul ve kanuna aykırı kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Bozma öncesi verilen kararda belirlenen 22.713,20 TL kamulaştırma bedelinin 3.785,54 TL’lik kısmının 3’er aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına ve karar kesinleştikten sonra davalı tarafa ödenmesine karar verildiği, 3.785,54 TL’lik bedelin bozma sonrası karar ile de derhal ödenmesine karar verildiği anlaşıldığından infazda tereddüt yaratacak şekilde kararın kesinleşeceği tarihe kadar faiz işletilmesine karar verilmesi bozmayı gerektirir

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının; ( C) bendinde yer alan "kamulaştırma bedeline ilişkin kararın kesinleşeceği tarihe" ibaresinin çıkarılarak yerine " karar tarihi olan 31.01.2023 tarihine " ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.