Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5942 E. 2024/666 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi raporuna dayanılarak taşınmazın emsal karşılaştırması yöntemiyle değeri belirlenip davalı idareden tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/700 Esas, 2023/227 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İskenderun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/691 Esas, 2019/710 Karar (Birleştirilen 2019/392 Esas sayılı dosya)

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay ili, İskenderun ilçesi, 2. ... Mahallesi 493 ada 2 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın okul yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza ilişkin kamulaştırma işlemlerinin başlatıldığını, dava tarihinden önce müvekkili idareye verilmiş bir uzlaşma dilekçesi bulunmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, imar planında okul yeri olarak ayırma işleminin ... Belediye Başkanlığı tarafından gerçekleştirildiğini, bu plana uygun olarak imar uygulaması yapılarak okul alanının bedelsiz şekilde Hazine adına tescil edilmesi ve davacılara başka bir yer tahsis edilmesi gerekirken bu işlemleri gerçekleştirmeyen İskenderun Belediye Başkanlığından tazminat istenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne ve el atma tazminatının tespiti ile davalı idareden tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava tarihinden önce müvekkili idareye verilmiş bir uzlaşma dilekçesi bulunmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, imar planında okul yeri olarak ayırma işleminin ... Belediye Başkanlığı tarafından gerçekleştirildiğini, bu plana uygun olarak imar uygulaması yapılarak okul alanının bedelsiz şekilde Hazine adına tescil edilmesi ve davacılara başka bir yer tahsis edilmesi gerekirken bu işlemleri gerçekleştirmeyen ... Belediye Başkanlığından tazminat istenmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz okul alanı olduğu halde emsal taşınmazın konut alanında yer aldığını, emsal alınan taşınmaz ile dava konusu taşınmazın benzer niteliklere sahip olmadığını, bu nedenle taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza davalı idare tarafından okul yapılmak suretiyle fiilen el atıldığı, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi heyet raporuna göre dava konusu taşınmazın arsa olması sebebiyle emsal karşılaştırma metodu ile 1. Mıntıka Mahallesi 1652 parsel sayılı taşınmazın emsal alınması suretiyle taşınmazın metrekare birim değerinin 2.224,64 TL/m² olarak belirlenmesi sonucunda taşınmazın toplam kamulaştırma bedelinin asıl dava yönünden 1.303.210,80 TL, birleştirilen dava yönünden ise 1.394.690,50 TL olarak hesaplandığı, tespit olunan bedelin bölgedeki rayici yansıtır, hakkaniyetli ve makul bir bedel olduğu inancına varıldığı, kamulaştırma tarihi itibarıyla davacıların dava tarihinden önce uzlaşma başvurusunda bulundukları, aynı taşınmazla ilgili Dairenin 09.05.2022 tarihli ve 2020/644 Esas, 2022/1511 Karar sayılı istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararının temyizi sonucu Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 19.01.2023 tarihli ve 2022/9429 Esas, 2023/485 Karar sayılı kararı ile onandığı gerekçesiyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Hatay ili, İskenderun ilçesi, 2. ... Mahallesi 493 ada 2 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.