"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/901 Esas, 2023/94 Karar
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın 117 ada 34 parsel sayılı taşınmaza yönelik tazminat isteminin kısmen kabulüne, diğer parsellere yönelik tazminat isteminin reddine, ecrimisil isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Miktar veya her paydaş için değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı 12.950,00 TL'dir. Her bir davacı lehine hüküm altına alınan ecrimisil bedelleri ile tazminat istemi yönünden ... haricindeki davacılara isabet eden bedeller 12.950,00 TL'nin altında kaldığından, davalı idare vekilinin ecrimisile ilişkin temyiz taleplerinin tüm davacılar yönünden, tazminata ilişkin temyiz taleplerinin ise davacı ... haricindeki davacılar yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacılar vekilinin tazminat istemine ilişkin, davalı idare vekilinin ise davacı ... payına düşen tazminat bedeline ilişkin olarak temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava ve asli müdahale dilekçesinde özetle; Artvin ili, ... ilçesi, ... köyü 117 ada 50, 59, 29, 34 ve 53 parsel sayılı taşınmazlara yol yapılarak ve hafriyat dökülerek fiilen el atıldığından tazminat bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız, yersiz olarak açıldığını ve idari yargının görevli olduğunu, yüklenicinin sorumlu olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, idareye başvurulmadığını, istemin fahiş olduğunu, dava tarihinden faize hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 04.02.2016 tarihli ve 2014/383 Esas, 2016/145 Karar sayılı kararı ile tazminat ve ecrimisil istemi ile ilgili olarak ifraz ile oluşan 117 ada 113, 120 ve 122 parseller yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 117 ada 112,119,121 ve 29 parseller yönünden davanın reddine, 114 ada 34 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arazi niteliğindeki taşınmazlara net gelir metoduna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gibi 117 ada 34 parsel sayılı taşınmaz yönünden tazminata ve ecrimisile hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmediğini; ancak 117 ada 34 parsel sayılı taşınmazın bedeline hükmedilen alanda bulunan hafriyatın kaldırılması masrafına hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi, 117 ada 59 parsel (ifrazla 121 ve 122 parsel olmuştur), 117 ada 50 parsel (ifrazla 112 ve 113 parsel olmuştur), 117 ada 53 parsel (ifrazla 119 ve 120 parsel olmuştur) sayılı taşınmazlara yönelik olarak Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/14 Esas ve 2014/15 Esas sayılı dosyalarında davalı idarece kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davaları açılmış olduğu anlaşıldığından, bu davalar bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu parseller yönünden yazılı şekilde hüküm kurulması, davacılar vekilince usulüne uygun olarak verilmiş ıslah dilekcesi bulunmadığı halde talepten fazlaya hükmedilmesi ve 28.04.2018 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi gereğince Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün harçtan muaf tutulması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın 117 ada 34 parsel sayılı taşınmazın tazminata yönelik isteminin kısmen kabulüne, diğer parsellere yönelik tazminat istemlerinin reddine, ecrimisil istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; 117 ada 29 parsele yönelik tazminat isteminin haksız olarak reddedildiğini, tazminat istemi yönünden el koyma tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, diğer parsellere ilişkin davacılar aleyhine bedel tespit ve tesçil davası açılmış olmasının taleplerinin haklılığını ispatlar nitelikte olduğunu, yargılama giderlerinin davalı idareye yükletilmesi gerektiğini, dava konusu edilen bir kısım parsellerin bedeline hükmedilmediğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; el atma davası yönünden koşulların mevcut olmadığını, ecrimisil bedellerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. 18.01.2024 tarihli ve 32433 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 30.11.2023 tarihli ve 2023/101 Esas, 2023/207 Karar sayılı kararı ile kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarına ilişkin olarak 6100 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen “Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır.” hükmü Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verildiğinden davacılar aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi,
4. Davalı idare harçtan muaf olduğu halde harca ilişkin olarak yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisil ve Davacı ... Dışındaki Davacıların Payına Düşen Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
B. Davalı İdare Vekilinin Davacı ... Payına Düşen Tazminat Talebi ile Davacılar Vekilinin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının; (6) numaralı bendinde yer alan “davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” ibaresinin çıkartılması, yerine “istem halinde davacılara iadesine” ibaresinin yazılması, (7) numaralı bentte yer alan “ kabul ve ret oranına göre 686,58 TL'sinin” ibaresinin çıkartılması, (9) numaralı bendin tamamen çıkartılması, yerine “Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılması, (10) numaralı bendin tamamen çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacıdan alınması gereken 2.107,84 TL temyize başvurma harcından peşin alınan 492,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.615,84 TL harcın alınmasına,
05.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.