Logo

5. Hukuk Dairesi2023/611 E. 2023/7985 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tesciline ilişkin davada, ilk derece mahkemesinin kararı davacı idare tarafından istinaf edilmiş, bölge adliye mahkemesi ise istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Davacı idarenin temyiz başvurusu üzerine Yargıtay, ilk derece mahkemesinin kararının kısmen hatalı olduğunu tespit etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesi, taşınmazın sadece bir kısmının kamulaştırılmasına karar vermişken, tamamının davacı idare adına tesciline hükmetmesi ve ayrıca kamulaştırma bedelinden mahsup edilecek miktarı hatalı hesaplaması nedeniyle, ilk derece mahkemesinin kararı 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/214 Esas, 2022/178 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ceyhan 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/132 Esas, 2020/76 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Adana ili, Ceyhan ilçesi, ... Mahallesi 109 parsel sayılı taşınmazın 4.365,31 m²lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; net gelir hesaplamasında esas alınan İlçe Tarım Müdürlüğü verilerinin doğruluğunun araştırılması gerektiğini, yörede yaygın olarak yetiştirilen ürünlerin münavebeye alınması gerektiğini, bu nedenle yer fıstığı ürününün münavebe deseninde bulunmasının doğru olmadığını, taşınmazın sulama kaynağı ve yeterliliği araştırılmadan sulu arazi olarak kabul edildiğini, münavebeye alınan ürünler için gerekirse son üç yılın ortalama verilerinin esas alınmasını, kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artışı oranının yüksek uygulandığını, müvekkili idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın vasfının arazi olarak kabulü ile net gelir metoduna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, taşınmazın sulu tarım arazisi olarak kabulü ile yerleşim yerlerine yakınlığı ve konumu değerlendirildiğinde heyetçe belirlenen %150 oranındaki objektif değer artışının isabetli olduğu, seçilen münavebe deseninin daha önce aynı yöreden Yargıtay'a intikal eden dosyalar ile tutarlılık gösterdiği, bilirkişi raporuna göre hüküm tesisinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, bilirkişi raporunda idare lehine olacak şekilde faiz hatası yapılmış ise de istinafa gelenin sıfatı dikkate alınarak bu hususun düzeltilmediği, sonuç olarak kararın dayandığı deliller ile kanuni sebepler ve gerekçe içeriğine göre, davanın esası ile ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararda usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava konusu taşınmazın fen bilirkişisi ... tarafından düzenlenen 11.07.2019 havale tarihli rapor ve ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen 4.365,31 m²lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespitine karar verildiği halde, taşınmazın tamamının tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya tesciline karar verilmesi hatalıdır.

3. Tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele kamulaştırma dosyasında depo edilen bedelin mahsubu ile yasal faiz işletilmesine hükmedilen kısmın hatalı gösterilmesi suretiyle infazda tereddüde yol açılması bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının tescile ilişkin (2) numaralı bendinde yer alan "taşınmazda" kelimesinin hükümden çıkartılmasına, yerine "taşınmazın fen bilirkişisi ... tarafından düzenlenen 11.07.2019 havale tarihli rapor ve ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen 4.365,31 m²lik kısmında" ibaresinin yazılmasına, hüküm fıkrasının faize ilişkin (4) numaralı bendinde yer alan "16.791,33" sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine "12.295,06" sayısının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.