Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6325 E. 2024/460 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli ödenmiş ve kesinleşmiş taşınmazın tapu kaydının iptali ve idare adına tescili davasında davalı aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun mülga 17. maddesi uyarınca açılan tapu iptal ve tescil davasında, davayı kabul etmeyen davalılar aleyhine davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1574 Esas, 2022/2118 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/250 Esas, 2020/406 Karar

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar ... vd. vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... Mahallesi 550 parsel sayılı taşınmazın Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Sazlıdere projesi inşaatı kapsamında kaldığından kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedellerinin yatırıldığını, noter tebligatlarının gönderildiğini, dava konusu parsel için Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/162 Esas, 2000/273 Karar sayılı dosyası ile tezyidi bedel davası açıldığını, bedeli yatırılan ve kamulaştırılması kesinleşen taşınmazın 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi gereğince davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ... vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin, aradan uzun yıllar geçmesi nedeniyle hangi taşınmazlarının kamulaştırıldığını hatırlamadıklarını, idare tarafından usulü işlemler gerçekleştirilmiş ve müvekkilleri veya mursileri tarafından bedel artımı davası açılmış ise bu durumun gelen evrakların incelenmesinden anlaşılacağını, davacı tarafın 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesine göre tescil talep ettiğini ifade ettiğini; ancak mülga 17 nci madde uyarınca müvekkillerinin ferağ vermeye davet edilmediğini, dava açılmasına sebebiyet verenin müvekkilleri olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... Mahallesi 550 parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı idare tarafından kamulaştırıldığı, dava konusu parsele ilişkin Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/162 Esas, 2000/273 Karar sayılı dosyasında davalılar tarafından bedel artırım davası açıldığı, bedel artırım davası açılmakla kamulaştırma işlemlerinin kesinleşmiş olduğu, böylece 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesindeki koşulların oluştuğu anlaşıldığından davanın kabulü ile davalılar adına kayıtlı tapunun iptaline ve davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin, ayrıca haksız çıkan davalı taraf yararına vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi tapuda tescil için ferağ da vermedikleri anlaşıldığından, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davayı kabul etmeyen davalılar aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemiş olması, kendilerini vekille temsil ettiren bir kısım davalılar lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmeyerek hükmün bu hususlardan düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... vd. vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları gereğince kamulaştırma davalarında davacı idare lehine vekâlet ücreti ve yargılama gideri hükmedilemeyeceğinden, davalı taraf kendini vekil ile temsil ediyor ise lehine vekâlet ücreti hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırılan dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un, mulga 17 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davanın kabulüne ilişkin verilen kararda, davayı kabul etmeyen davalılar yönünden davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar ... vd. vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalılar ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.